Prof. Dr. Nevzat Tarhan: Din ilimleri bilime rakip değildir
Erzurum'da Atatürk Üniversitesinin ev sahipliğinde düzenlenen ve Türkiye'nin yanı sıra 8 ülkeden araştırmacının katıldığı 2. Uluslararası Bilimler Işığında Yaratılış Kongresi'nde, "Sinir Biliminden Din Bilimine" başlıklı sunum yapan Nevzat Tarhan, kongrenin amacının yaratılışı bilimsel tez olarak tartışmak olduğunu belirtti.
Varoluş hipotezlerinden birinin evrim olarak bilinen "tesadüfi" varoluş, diğerinin ise yaratılış olarak bilinen "tasarımsal" varoluş olduğunu anlatan Turhan, şöyle devam etti:
"Biz aslında inancı laboratuvara soktuk, yani inancı, yaratılışı, yaratıcının varlığının bilimsel gerekçelerini bir kongreye sokup bilimsel metodoloji ile yaratılışı ve varoluşu ele alıyoruz. Burada her türlü karşıt görüşler ele alınıp konuşulabiliyor. Bir hücreden insan vücuduna, atomdan uzaya kadar her alanda tesadüfi varoluş mu yoksa tasarımsal varoluş mu daha yüksek ihtimalli, bunları ele alıp çeşitli tezler görüşülüyor."
Tarhan, "Sinir sistemini ve beyni gördükten sonra bunun muhakkak bir ustasının olması gerektiğini akıl yürütme yöntemleriyle anlatmaya ve bilimsel metodoloji ile bunu test etmeye çalışıyoruz. Sinir sitemini, bir hücrenin ve insan beyninin çalışmasını gördükten sonra bir dış yaratıcıya karşı hayranlık duymamak mümkün değil." dedi.
- "Bilimler bir bütündür, din bilimleri de bunun içindedir"
"Din ilmi ile bilim birbirinin alternatifi ve rakibi değildir" diyen Tarhan, şu ifadeleri kullandı:
"Din ilimleri ile pozitif bilimler, birbirini tamamlayan bilimlerdir. Sadece din eğitimi alanlara bakıldığında Taliban örneği gibi dini radikalizm oluyor, fen bilimi eğitimi alanlarda ise Norveç'te ve Batı'da gördüğümüz gibi intihar ediyor, suç ve şiddet artıyor. İkisi bir araya gelirse radikalizmi önlüyor. Bilimler bir bütündür, din bilimleri de bunun içindedir. Bu nedenle din bilimleri bilimin dışında değildir. Bu tez yeni bir tez. Bu kongrenin amaçlarından birisi de din bilimi ile bilimin birbirinin rakibi değil tamamlayıcısı ve bilimlerin bir bütün olduğunu ortaya koymaktır."