Nebil Özgentürk: Hayat, umutsuzluktan umut yaratmaktır
Akra Urban Social Lounge’ta düzenlenen sohbette; Nebil Özgentürk kendi yaşam hikayesini anlatarak, sinema tutkusundan ve kendisinde iz bırakan belgesel çalışmalarından bahsetti. Basın sektörüne girmesinin en önemli nedenlerinden birinin içindeki sinema sevgisinden kaynaklandığını söyleyen Özgentürk, “İçimdeki sinema sevgisini, sinema kuramını belgesellerle vermek istedim. Çünkü belgesellerde hem gazetecilik hem de sanat var. Biz belgeseli haber tadında yapmak istemiyoruz. İçinde haber olsun istiyoruz ama çekimleri, anlatımı, müziği ve kurgusuyla biyografik sinema tadında işler yapıyoruz. Yaptığım belgeselleri bugüne kadar bu mantıkla kurgulamaya çalıştım. Bunun içinde yaklaşık 20 yıldır sinema tadında belgeseller yaparak, bugünlere geldim” açıklamasında bulundu.
Sinema setlerinde bulunarak bugünlere geldim
Çok fazla sinema izleyerek ve sinema setlerinde bulunarak bugünlere geldiğini belirten Özgentürk, “Ben, Yılmaz Güney ve Atıf Yılmaz’ın ruhuyla büyümeye çalıştım. İnanın gazeteci olmak gibi bir düşüncem yoktu. Sinemacı olmak isterken bir anda kendimi gazeteci ardından da belgeselci olarak buldum” dedi.
Can Yücel’den Ruhi Su’ya…
Bir Yudum İnsan ismini vermiş olduğu programında, Can Yücel’den Ahmet Kaya’ya, Aziz Nesin’den Ruhi Su’ya, Aşık Mahsuni’den Yaşar Kemal’e kadar birçok sanatçı ve kamu figürünün hayatını bilinmeyen yönleriyle ekranlara taşıyan Özgentürk, bugüne kadar biriktirdiği anılarından bazılarını misafirler ile paylaşarak herkese keyifli bir gün yaşattı
Yoğun katılım eşliğinde gerçekleştirilen Akra Talks’un misafirleri arasında Selvi Boylum Az Yazmalım’daki rolüyle gönülleri fetheden Ahmet Mekin de vardı. Akra Talks, sürpriz konu ve konuklarıyla misafirlerinin kalbine dokunmaya devam edecek.