Kraliçeler neden kalabalıkların önünde doğuruyordu?
Geçtiğimiz günlerde bir erkek çocuk dünyaya getiren Sussex Düşesi Meghan Markle, eğer bundan birkaç yüzyıl önce yaşasaydı, sarayda kalabalığın önünde doğurmak zorunda kalacaktı. Çünkü o çağlarda kraliyet kadınlarının büyük kalabalıkların önünde doğurması geleneksel mecburiyetti.
BEBEĞİN ÖLÜ MÜ CANLI MI DOĞDUĞUNU GÖRMEK İSTİYORLARDI
1 Kasım 1661’de Fransa Kralı XIV. Louis’nin utangaç İspanyol karısı Kraliçe Marie-Therese, özel odasında doğum sancıları çekiyordu. Kraliçenin sancıları başlar başlamaz, sessiz saray odası prensesler, dükler ve konteslerle dolmaya başlamıştı. Çünkü; kraliyet bebeğinin doğumu, kitlesel tanıklık gerektirecek kadar önemli olay olarak görülüyordu.
Soylular, canlı doğan bir bebeğin ölü bir bebekle ya da kraliyetin kız bebeğinin çok istenen bir erkek bebekle değiştirilip değiştirilmediğine tanıklık etmek için doğum anında orada bulunmayı görev sayıyorlardı.
Kalabalığın önünde 12 saat süren sancıdan sonra, Kraliçe nihayet Louis de France olarak adlandırılan sağlıklı bir çocuk doğurdu. İç odalardaki saraylılar, şapkalarını havaya fırlatarak dış odadakilere bebeğin cinsiyetini haber verdiler (kız olsaydı, kollarını çapraz şekilde kavuşturacaklardı). Şaşaalı “Güneş Kral” XIV. Louis pencereden aşağıdaki konuklara “Kraliçe bir oğlan doğurdu” diye haykırarak müjdeyi vermişti.
KIZ DOĞUNCA ORTALIK SESSİZLİĞE BÜRÜNDÜ
Hiç bir kraliçenin doğumu, ilk bebeğini 1778’de doğuran Kraliçe Marie Antoinette kadar heyecanla beklenmemiştir herhalde. Kraliçe’nin 19 Aralık sabahı erken saatlerde başlayan sancıları doğumun yakınlaştığını haber veriyordu. Saray bir anda karışırken meraklılar, Kraliçenin apartmanına doluştular. Hata bazı kraliyet mensupları, doğumu daha iyi izlemek için yukarılara tırmandı.
Tüm bu heyecan içine Kraliçenin sağlını ve psikolojini pek de umursayan yoktu. 12 saat sonra Marie Antoinette, büyük annesinin adını taşıyan Marie Therese adlı kız çocuğunu dünyaya getirdi. Çocuk istenildiği gibi erkek olmadığı için ortalık sessizliğe gömüldü, kraliçe de üzüntüden sinir krizine girdi baygınlık geçirdi.
1688’de İngiltere Kralı 2. James’in Katolik eşi Mary Beatrice altı aylık hamileyken doğum sancıları başlar. İngiltere’deki protestanlar, özellikle Kral James’in ilk eşinden iki kız varisi Mary ve Anne bu evlilikten dolayı mutsuzdu ve veraset sırasındaki kadınların hakkını gasp edeceğinden endişe duyuyorlardı.
Doğumun sağlıklı şekilde belgelendiğinden emin olmak için II. James doğum odasına tanıklar koydu ve “bu kadar çok kişinin hazır bulunduğu bir yerde özel olarak bir prens doğdu” denmesi için onu bıraktı.
Alınan tüm tedbirler sonucu değiştirmedi. Anne ve Mary’de aralarında olmak üzere pek çok Protestan erken doğan bebeğin değiştirilmemiş olduğunu kabul etmedi. Yaygın olarak inanılan bu durum II. James’in Glorius Revolution ile devrilmesinin ana sebeplerinden biridir.
MEGHAN MARKLE’İN DOĞUMU
Her ne kadar bazı kraliyet ailelerinde, kadim geleneklerin bir kısımı devam etse de, doğum artık daha özel bir durum haline geldi ve hanedan kadınları kalabalıklar önünde sancı çekmekten kurtuldu.
Sussex Düşesi Meghan Markle’in, 2019'da herkesten uzakta bebeğini evde doğurma kararı, aynı zamanda monarkların, saray duvarları içinde doğum yaptığı eski kraliyet geleneklerinin etkisinin tamamen ortadan kalktığını gösteriyor.