Ara tatil için velilere önemli 5 uyarı
Bu sene ilk ve orta dereceli okul öğrencilerinin ilk defa yapacağı ara tatil yaklaşıyor. Toplam 9 günlük tatil sürecinde öğrencilerin zorlu geçen sınav dönemlerinden sonra dinlenmeleri hedefleniyor. Tatil dönemlerini stressiz ve eğlenerek geçirmek, öğrencinin eğitim motivasyonunu artırmaya yardımcı oluyor. Ailelerin tutumu, öğrencinin başarısında büyük rol oynuyor. Memorial Bahçelievler Hastanesi Psikoloji Bölümü’nden Uz. Klinik Psikolog Gözdem Özdem, ara tatili verimli geçirmek için önemli önerilerde bulundu.
Ara tatiller öğrenciler için derslere kısa bir mola vererek dinlenmek, oyunlar oynamak, dönemin yoğun temposundan biraz uzaklaşmak anlamına gelmektedir. Ebeveynlerde ise eğer o zamana kadar çocuğun ders başarısı düşükse üzüntü hali ve bunun ardından telafi için çözüm çabaları görülmektedir. Bu durumun aksine çocuk derslerde başarılı ise performansı korumak adına beklentiler ortaya çıkmaktadır. Ara tatilde yapılan en yaygın hata, çocuktan dersler ve ödevler konusunda aynı performansın beklenmesidir. Ara tatilin amacı ödev yapmak, sürekli kitap okumak ya da proje yetiştirmek değildir. Bu süreçte çocuğun stressiz ve mutlu zamanlar geçirmesi önemlidir.
Ara tatil için ebeveynlere öneriler
1. Tatilde ders çalış baskısı yapmayın
Çocuğunuza sürekli “ders çalış” demeyi seçerseniz, onun önümüzdeki dönemde motivasyonun azalmasına neden olabilirsiniz. Tatil dönemlerinde ders söylemlerinden uzak durulmalıdır. Çünkü ders baskı, çocuğun dersini çalışsa bile yeterli verimi almasını engellemektedir. Birçok ebeveynin ortak görüşü, 1 haftalık tatilde çocuğun eksik kaldığı dersleri tamamlaması gerektiği yönündedir ancak bu doğru bir yaklaşım değildir. Tatil, derslerinde başarılı olsun ya da olmasın her çocuğun hakkıdır.
2. Tatilin tatil gibi olduğunu çocuğunuza hissettirin
Çocukların her zamanki yatma saatinden biraz daha geç yatmasına izin verin. Sabahları daha geç kalkmalarına, yatak keyfi yapmalarına müsaade edilebilir. Çocuk geç kahvaltı yapmak isteyebilir. Çocuğun bu beklentilerini öğrenerek onun istediği şekilde kahvaltı hazırlayabilirsiniz.
3. Oyun oynamalarına izin verin
Ebeveynler bu dönemlerde çocukların en çok oyun oynama isteklerinden yakınmaktadır. Genellikle ‘Sadece oyun oynar oldu, oyunun başından kaldıramıyoruz’ gibi söylemler sıklaşmaktadır. Oysaki çocuklar kendilerine sunulan seçeneklerin içerisinde en çok hoşlandıklarını seçmektedir. Bu sebeple, seçenekler arasında çocuğun yeni şeyler deneyip, keyif alacağı alternatiflerin olması önemlidir. Bu durumda şu tarz söylemler işe yaramaktadır: ‘’Şunu denemeye ne dersin?’ Eğer bu söylemi duymakta zorlanıyorsa “Tv izleme! ya da konsol oyunu oynama! gibi emir söylemleri yerine‘Eğer bu şekilde oyun oynamayı seçersen arkadaşlarınla vakit geçirmek istemediğini anlarım’ diyerek seçeneklerin varlığının çocuğa hatırlatılması gerekmektedir. Eğer çocuk bunu algılamakta ve uygulamakta zorlanıyorsa ve gerçekten oyunun başından hiçbir şekilde kalkmak istemiyorsa uzman desteği alınması faydalı olabilir.
4. Tatil fırsatını yaşayın
Aile üyelerinin birlikte vakit geçirme olasılığı, yoğun iş temposu içinde günden güne azalmaktadır. Tatil dönemleri anne ve babanın çocuklarıyla ilişki ve iletişimlerinin gelişimini artırmak, güçlendirmek açısından önemli bir fırsat sunmaktadır. Ailece vakit geçirmek, çeşitli aktiviteler yapmak ya da imkan varsa kısa bir tatil organize etmek işe yarayacaktır.
5. Öğretmen rolüne geçmeyin
Çocuğun okul performansından hoşnut olmayan bazı ebeveynlerin bu durumla en yaygın baş etme yöntemi ise öğretmen rolüne geçmektedir. Bu, kısa süreli bir fayda sağlayabilir ancak bazı olumsuz durumlara da neden olabilir. Çocuk bu tarz bir durumda aileden uzaklaşabilir veya performansı daha da düşebilir. Ek dersler, etütler ve çalışma programlarının ebeveynler tarafından üstlenilmemesi gerekir, anne baba çocuğa bu durumda ancak ihtiyaç halinde yardımcı pozisyonunda olmalıdır. Bu planlamalar tatil dönemlerinde değil, bir sonraki eğitim döneminde gerçekleştirilmelidir.