BiyoPos teknolojisi yakın gelecekte hayatımıza girebilir
Finans sektöründe köklü değişim
Küresel salgın dünya genelinde yaşam ve çalışma şekillerimizin köklü değişimlere uğramasına yol açarken finans sektörü geleceğini şekillendirecek teknolojilere odaklandı. Bu noktada seyahat ve sağlık gibi birçok sektör tamamen değişikliğe uğramış olsa da finans sektöründe bu köklü değişim özellikle iş süreçleri paralelinde ve teknolojik gelişimler çerçevesinde oldu.
Dijital yaşamı tam olarak benimsemeyen geleneksel finans kuruluşları hızlı hareket etmek zorunda veya pazar payını kaybetme riskini en yakından yaşamak durumda. Günümüzü bir hareket noktası olarak belirlersek artık gerçek anlamda mekândan bağımsız finans dünyasına giriş yapıyoruz.
Eskiler Eskide Kaldı Gelecek Geldi
“Birçok finans kurumu hala dijitalleşmeye hazır değil” diyen Technopc Kurucu Ortağı Murat Yücel, “Yeni fintech uygulamalarını kullanamayan ve mevcut sistemlerini bile revize etme zahmetinde bulunamayan kuruluşların gelecek süreçte maalesef yaşamlarını sürdürmesi imkânsız. Bazı büyük bankalar dijital dönüşüme büyük yatırım yapmış olsalar da sektörün büyük çoğunluğu henüz görünenin ardında kalan kısımda eski ve hantal çözümlerle süreçlerini yönetmeye devam ediyor. Bazı raporlar finansal hizmet sağlayıcıların sektörün dijitalleşme oranlarının çok gerisinde olduğunu doğrulamakta. Dünya genelinde bankaların çoğu dijital olgunlukta eksiklik yaşadığını ifade ediyor” diyor.
Dijital altyapılarda hız kazanmak için gelişmiş fiber ağ gerekiyor
İçinde bulunduğumuz süreç tüm sektörler ve sektör oyuncularına mekândan bağımsız çalışma deneyimleri olarak önemli kazanımlar sağladı. Birçok sektörde makro düzeyde hareketlenmeler yaşandı ve yaşanmaya devam ediyor. Finans sektöründe de benzer değişimler yaşansa da geçmiş alışkanlıklar ve müşteri deneyimlerinde henüz köklü değişimleri net görmemizi engelleyebilir. Müşteriler hala banka şubelerinde yüz yüze iletişim kurma eğiliminde. Kredi başvuruları ya da hesap işlemleri için toplum hala fiziki olarak banka şubelerini tercih ediyor. Yine de gelişen sosyal yapıların yeniliklere hızlı adapte olacağı öngörülüyor. Öyle ki birkaç on yıl içinde dünyanın satın alma gücünün %50 den fazlasının ağırlıkla dijital dünyanın içine doğan Y kuşağının kontrolünde olacağı öngörülüyor. Bu noktada dijital altyapılarda hız kazanmak için gelişmiş fiber ağ kesinlikle unutulmamalı.
Uzaktan erişim bilişim teknolojilerinde karmaşık süreçlerin işletilmesine gerek duyulabilir
Technopc Kurucu Ortağı Murat Yücel, “Uzaktan çalışma bankalar ve çalışanları için ek ihtiyaçlar yaratıyor. Uzak kullanıcıların bir bankanın ağına doğrudan bağlanabilmesi için sanal ağ yapıları gerekli. Bu tarafta da ek siber güvenlik risklerini barındırır. Bunun için uzaktan erişim bilişim teknolojilerinde karmaşık süreçlerin işletilmesine gerek duyulabilir. Bu alanda doğru teknolojileri kullanmak, değerlendirmek ve uygulamak uzun zamanımızı alabilir” dedi.
Mekândan Bağımsız Müşteri Deneyimi Gündemden Hiç Düşmeyecek
Her ne kadar mevcut durumda geleneksel bir nesil finans sektöründe kanaat önderi durumunda olsa da şubeler, ofisler ve yerinde toplantılar artık sınırlı sayılarda kalmış durumda hatta hiç yapılmıyor. Finans kurumları müşterileriyle iletişim kurma biçimlerini yeniden gözden geçirmeleri ve keşfetmeleri gerekiyor. Bu noktada birçok kurum hız kazanmak, bilgi ve veri paylaşımını hızlandırmak için mevcut fintech yazılım ve donanım şirketleriyle birleşme ve ortaklığa gidebilir. Bu alanda çalışan ve gelişmiş tecrübeye sahip finans teknolojileri kuruluşları gelecek süreçlerde oldukça popülerleşecek.
Anne Kızlık Soyadı Yerine HD Kameralar Alacak
Murat Yücel bu değişim sürecini de şu sözlerle anlatıyor; “Çağrı merkezlerinin konumlandırmaları değişecek; bugüne kadar yalnızca sesle iletişim kuran çağrı merkezleri artık video görüntülü yapılara geçiş yapacak. Gerek müşteri deneyimini geliştirecek gerekse güvenlik alanında kendini koruma altına alacak. Anne kızlık soyadımızın 1. ve 5. harfi yerine telefonumuzun kamerasına bakmak yeterli olacak. Ek olarak müşteri hizmetleri sanal robotları gündemimizde olacak. Sanal ortamda psikolojik değerlendirmeler yaparak kredi veren yapay zekalar finans sektöründe görev almaya başlayacak.”
Dijital Kimlikleşme
Dijital kimlik, tüm teknoloji dünyasının uzun süredir gündeminde olan ve konuşulan bir kavram. Bireyin öz kimliği, tıbbi geçmişi, bankacılık bilgileri ve sayısallaştırılabilecek diğer tüm her şeyin saklandığı ‘dijital cüzdan’ kavramı finans sektörü için önemli bir hazine. Bu hazinenin finans sektörünün kullanımına tamamen açılması her ne kadar tamamıyla gerçekleşmiş olmasa da salgın bu hızın ivmelenmesine destek olmaya başladı. Bu konuda beklenen esas gelişim ve kolaylık farklı sektörlerin aynı altyapı içerisinde dijital kimlikler konseptinde mutabık kalması ve aynı platformlarda veri paylaşabiliyor olmasıdır. Çok faktörlü kimlik doğrulamaları veya daha karmaşık şifreler ve diğer ek önlemler alınmış olsa da gerçek anlamda bir dijital kimlik ve doğrulama sistemine kısa gelecekte yoğun olarak ihtiyaç duyacağız. Özellikle biyometrik kimlik doğrulama yapıları, görsel incelemeler yapan ve yüzümüzü mimiklerimizi analiz eden yapay zekâ yaklaşımları çok yakında gündemde olacaktır.
Sanal Para Çoktandır Hayatımızda
İnternet bankacılığının hayatımıza girmesiyle birlikte dijital para kavramı da yaşamlarımıza yerleşti. Dokunamadığımız temas edemediğimiz tamamen sanal ortamlarda bulunan nakitler hesaplarımıza giriyor ve yine temas edemeden harcanıyor. Kâğıt paralar artık hisse senetleri gibi bankaların bir köşelerinde koruma altına alınacak ya da gerçek anlamda blockchain teknolojileri hayatımızın kılcal damarlarına kadar yerleşerek kâğıt kavramını da ortadan kaldıracak.
‘BiyoPos’lar Yaşamımıza Girecek
Nakitsiz yaşam diyebileceğimiz sanal finans sahasının bu kadar önemli olmasının ana nedenlerinin başında sosyal mesafe kavramının hayatımıza girmesi geliyor. Bu nedenle nakit kullanımı neredeyse sıfırlandı ve hatta birçok kredi kartı işlemi yapmak fonksiyonel olarak zorlaştı. Temassız ödemeler noktasında nakit kullanımının daha da azalması ödeme noktalarındaki teknolojilerin gelişimine ve teknolojik donanımların artmasına hız kazandıracak. Akıllı telefonlarımız mevcut durumda POS cihazları gibi davranırken belki de yakın gelecekte biyometrik ölçümler yaparak ödeme sistemlerini işleten ‘biyopos’lar hayatımızda olacak.
Hızlı gelişen teknolojik yapılara kullanıcıların adaptasyon süreci
Covid-19 salgını finans sektöründe geleneksel yaklaşımların ayakta kalamayacağını ortaya kesin çizgilerle koydu diyen Murat Yücel, “Tamamen dijitalleşme vizyonu ile hareket eden sektör oyuncuları ise on yıllar sonrasının hesaplamalarını bugünden yapmaya başladılar bile. Şubesiz bankacılık yapan hizmet sunucuları artık daha da artacak. Özellikle bireysel bankacılık alanlarında kimlik doğrulama sistemlerinin gelişmesiyle neredeyse tamamen hızla şubesiz hizmete geçecek. Ama unutulmaması gereken önemli nokta bu kadar hızlı gelişen teknolojik yapılara kullanıcıların adaptasyon süreci. Şubesiz işlemlere ya da gerçek anlamda tamamen dijital finans sektörüne son kullanıcı ne kadar hazır bunu zaman ve veriler gösterecek” diyor.