Hicri Takvime göre yeni yıl başladı
Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanlığı vakit hesaplamalarına göre, hicri takvimin ilk ayı olarak kabul edilen muharrem ayının ilk günü bugün başladı.
Bu yıl muharrem ayının başladığını bildiren hilal, ilk kez Asya kıtasının doğusundan itibaren görülecek. Muharremde oruç tutulup aşure pişirilerek dağıtılması ve Kerbela'da Hazreti Muhammed'in torunu Hazreti Hüseyin ile şehit olanların yad edilmesi, İslam toplumlarında önemli olaylar arasında yer alıyor.
Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Mehmet Kapukaya, hicri takvime göre önce gece, sonra gündüzün geldiğini belirterek, şöyle konuştu:
"Güneş, aydan daha hızlı gittiği için ayın 28 veya 29'unda aya yetişir ve dünya, ay, güneş bir hizaya gelir. Bu durumda yerden bakıldığında güneş ile ay birlikteymiş gibi görünür. Bu duruma kavuşum (içtima) denilmektedir. Hicri takvimde bir ay 29 veya 30 gündür. Ay, dünya etrafında 12 defa döndüğü zaman bir 'kameri' yıl olur ve o da 354 veya 355 gündür. Ancak hangi ayların 29 veya 30, hangi yılların 354 veya 355 gün çekeceği önceden belirlenememiş ve bir kurala bağlanamamıştır. Miladi takvimde olduğu gibi kameri takvimde de ayların sayısı 12'dir. Bunlar muharrem, safer, rebiülevvel, rebiülahir, cemaziyelevvel, cemaziyelahir, recep, şaban, ramazan, şevval, zilkade ve zilhicce şeklinde sıralanırlar."
"Hicri takvim hicretin 17'nci yılından itibaren kullanılmaya başlandı"
Orta Doğu kökenli eski toplumların hem ay hem de güneş esaslı takvimleri kullandığına dikkat çeken Kapukaya, ayın günlük ve aylık hareketlerini dikkate alarak ay, tarımsal faaliyetlerin takibi için de güneşin günlük ve yıllık hareketlerini dikkate alarak güneş takviminin geliştirildiğini anlattı.
Kapukaya, İslamiyet'ten önce de mevcut olan kameri takvimin, Hazreti Ali'nin teklifiyle İkinci Halife Hazreti Ömer tarafından bugünkü haliyle tespit edilerek hicretin 17'nci yılından itibaren kullanılmaya başlandığını belirterek, şunları söyledi:
"Hicretten sonra Hazreti Peygamber, İslam devletinin kuruluşunu ilan etmiştir. Hicret, teşri açısından da büyük önem taşımaktadır. Mekke döneminde nazil olan ayetlerde tevhid, nübüvvet, ahiret gibi temel inanç konuları işlenip ibadet ve ahlakla ilgili İslam esasları konulurken, hicretten sonra ferdi ve içtimai hayatı düzenleyen ahkamla ilgili ayetler inmiş, ibadet ve muamelata dair hükümler konularak müeyyideler getirilmiş ve devletlerarası hukuku ilgilendiren kurallar belirlenmiştir."
"Hicri takvim, İslam aleminin dini takvimidir"
Hicretin, İslam davetinin seyrinde ve dinin yayılışında da etkili olduğunu belirten Kapukaya, "Bu derece önem verilmesine bağlı olarak hicretin daha Peygamber döneminde bir takvim ve tarih başlangıcı sayıldığı görülmektedir. Ashabın, Resul-i Ekrem'in hayatını 'Mekke' ve 'Medine' dönemi diye ikiye ayırması ve bu dönemlere ait yılları birbirini tamamlayacak şekilde değil ayrı ayrı zikretmesi bu hususun ilk işaretidir. Hicri takvim, İslam aleminin dini takvimidir. Ramazan ayının başlangıcı ve bitişi, Kurban Bayramı günleri, hac farizasının yerine getirilmesi, kandil geceleri de hep bu hicri takvim esası üzerinden icra edilmektedir" dedi.