Google'da harıl harıl Uyuz Hastalığı aranıyor
İnternette son zamanlarda insanların harıl harıl uyuza çare araması dikkay çekiyor. Google verilerine göre en çok arama yapılan 5 il; Artvin, Sinop, Giresun, Samsun ve Siirt. Ege ve Akdeniz sahillerindeki illerin de diğer illere göre daha fazla arama yaptığı dikkat çekiyor.
Uyuz konusunda arama yapanların 2021 yılında arttığı da fark ediliyor.
DW Türkçe sitesi editörleri, bu veriler üzerine bakın hangi bilgilere ulaştılar:
Alanya'da, dokuz ay önce vücudununda kaşıntı şikayetiyle dermatoloğa giden, 23 yaşındaki üniversite öğrencisi E.Y.K, hekimin reçeteye yazdığı alerji kremini sürdü ama kaşıntıları daha da artttı. Başka bir doktora gitti ama çare değişmedi. Daha sonra farklı doktorlardan farklı uyuz ilaçları aldı ama kaşıntısı geçmediği gibi daha da arttı.
E.Y.K.'nın kaşınma derdine doktorlar çare bulamadı
Bir buçuk ay sonra Mersin Şehir Hastanesi'ndeki uzman bir hekim, E.Y.K.'ya uyuz teşhisi koydu. Ancak onun verdiği ilaçlar da çare olmadı. E.Y.K, kükürt içeren, eczanede hazırlanabilen bir karışım denediğinde kaşıntılarını biraz rahatlar gibi olsa da uyuzuna çare bulamadı.
E.Y.K, son çare olarak internette bir arama yaptığında Twitter, YouTube ve diğer sosyal ağlarda kendisi gibi uyuza yakalanmış yüzlerce insan olduğunu, hepsinin de hastalığa çare aradığını ve çabaların sonuçsuz kaldığını gördü.
İnternette tanıştığı diğer hastalar ve hastalığı atlatmayı başaranlarla bir grup kuruyor E.Y.K. Üniversite öğrencisi kurtuluşu da kurdukları bu grupta buluyor. Sekiz ay gibi uzun bir sürenin ardından, bir başka uyuz hastasının kullandığı farklı bir karışım, E.Y.K.'nın derdine çare oluyor.
"İnanılmaz bir uyuz salgını var. Çok insan bu hastalığa yakalanmış durumda. Büyük bir çoğunluğu utandığı için dile getiremiyor" diyor E.Y.K.
Uyuz nedeniyle zor zamanlar geçiren H.A.'nın hikayesi de benzer
İnternet üzerinden tanışan hastalar, uyuz vakalarındaki artış ve tedavi yöntemleriyle ilgili tedbir alınması için CİMER ve Sağlık Bakanlığı'na iki ayrı mektup yazdıklarını ancak henüz yanıt alamadıklarını belirtiyorlar.
Yazılım uzmanı H.A. da uyuz nedeniyle çok zor zamanlar geçirmiş. Yaşadıklarını anlatırken, "Doktor mikroskopla genital bölgeme baktı. Özellikle burada yer yapıyor lanet olası. Piyasada satılan ilaçların hiçbir işe yaramadığını söyledi ve bana bir karışım yazdı. O karışımla kurtuldum. Ancak psikolojik etkileri hala geçmedi" diyor, H.A.
H.A., başından geçenleri Twitter'da paylaştığını, paylaşımın ardından mesaj kutusunun dolduğunu aktarıyor. Yüzlerce sosyal medya kullanıcısı, yalnızca birkaç saat içerisinde H.A.'dan derdine derman olmasını istemiş.
Resmi rakamlara yansımasa da uyuz vakaları artıyor
Haziran ayında konuyla ilgili kapsamlı bir tıp makalesine katkı sağlayan dermatoloji uzmanı Prof. Dr. Selda Pelin Kartal, DW Türkçe'ye şu açıklamada bulundu: "Elimizde uyuz vakalarıyla ilgili resmi bir veri yok. Ancak son bir yılda uluslararası dergilerde yayınlanan, Türkiye'ye dair çok merkezli iki çalışma var. Bu çalışmaların sonuçlarına bakarak, istatistiksel olarak uyuz vakalarında anlamlı oranda artış olduğunu söyleyebilirim. Toplu, bir arada yaşam, kişisel hijyen kurallarına dikkat etmeme, bazı zamanlar göç, bazen seyahatler ve aile içi bulaş son iki yılda uyuz vakalarının artmasına neden olmuş olabilir."
Kartal, uyuz olan insanların bunu dile getirmekte utandığını, bu nedenle de uzmana başvurmada geç kaldığını söylüyor. Bu da uyuzun hem daha fazla bölgeye yayılmasına, hem de başkalarına bulaşmasında büyük bir rol oynuyor.
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Zekayi Kutlubay da uyuz vakalarına dair resmi bir verinin ellerinde bulunmadığını söyleyerek başlıyor söze. Uzman, kendi hastanesinde karşılaştığı hastalar üzerinden vaka sayılarındaki artışı şöyle anlatıyor: "Son bir, iki yıl içerisinde vaka sayılarının dört kat arttığını söyleyebiliriz. Önceden tek kişi gelirdi hastalar. Şimdilerdeyse ailenin diğer fertleriyle birlikte, üç ya da dört kişi geliyorlar. Sosyo ekonomik düzeyi düşük, hijyene çok da dikkat etmeyen kişilerde daha çok görülürdü uyuz. Artık kişisel temizliğine dikkat eden, sosyo ekonomik düzeyi yüksek insanlarda da görülmeye başladı. İşin kötüsü uyuz, piyasadaki ilaçlara karşı direnç göstermeye başladı. İlaçlar artık hastalığı iyileştirmede işe yaramıyor."
Kutlubay da uyuz mağduriyetlerini DW Türkçe'ye anlatan hastalar gibi tedaviyi, eczanelerde özel olarak hazırlanan karışım ilaçlarda görüyor. Hatta son zamanlarda yurtdışında satılan ve hayvanlar için kullanılan bazı ilaçların uyuza karşı daha etkili olduğunu da söylüyor.
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Zekayi Kutlubay'a göre uyuz vakalarındaki patlamanın önemli etkenlerinden birisi, koronavirüs pandemisi nedeniyle alınan kapanma önlemleri olabilir. Evlerde ailenin diğer fertleriyle birlikte uzun zaman geçirmenin uyuzun bulaşma riskini daha da artırabileceğine dikkati çeken Kutlubay, "Aslında bu hastalık kolay bulaşmaz. Ten teması ve en az 15 dakika aynı ortamda olmak gerekir. Ancak pandemi nedeniyle bulaş riski artmış olabilir" diye konuşuyor.
Uzmanlara göre uyuz vakalarındaki artış nedeniyle yurttaşların kişisel temizliklerine ve bu hastalığa karşı alacakları kişisel önlemlere dikkat etmeleri gerekiyor
Google'ın arama istatistiklerine bakıldığında, özellikle son bir yıl içerisinde "uyuz" sözcüğünün iki kat daha fazla arandığı görülüyor. "Uyuz" ile ilgili yan aramalar ise insanların, utanarak durumundan kimseye bahsetmediği, uzmana başvuranların ise piyasadaki ilaçlarla tedavi olamadığı gerçeğini gösteriyor. Zira insanlar son bir yıl içerisinde en çok "eczanede satılan uyuz ilacı", "uyuza kesin çözüm", "uyuz paraziti", "uyuz kendiliğinden geçer mi"? anahtar sözcüklerini arıyor.
DW Türkçe