Süleymaniye Camisinin mimari harikaları
Caminin yapımı 7 yıl sürdü ve 15 Ekim 1557 yılında açıldı. Caminin Kitabesinde "Mimar Sinan, Kanuni Sultan Süleyman tarafından verilen anahtarla, devletin ileri gelenlerinin bulunduğu bir törende 'Ya Fettah' diyerek külliyeyi hizmete açmıştır. Mimar Sinan daha sonra kendisi için caminin kuzeyine türbesini ekletmiştir." ifadesi yer alıyor.
Süleymaniye Külliyesi yapıldıktan sonra bulunduğu mahal Süleymaniye tepesi olarak adlandırılmıştır. Mimar Sinan'ın kalfalık eseri olan Süleymaniye Külliyesi bugün 464 yaşında Türk İslam medeniyetinin kemalini simgeleyen bir abide olarak yerinde durmaktadır. Süleymaniye Külliyesi aynı zamanda bir şehirdir. İçinde 15 ayrı ünitesiyle insanların ihtiyaçlarını karşılayabileceği bir şekilde inşa edilmiştir. İmarethaneler, hastaneler, kütüphaneler, ana ünite olarak camisi, sıbyan mektebi, 4 ayrı medrese, türbe, bakım evleri, çarşı ve dükkanlar bulunmaktadır. S
Süleymaniye Külliyesi'ni diğer birçok külliyeden ayıran en önemli özelliği, yapıldığı günden beri tüm eklentileriyle günümüze kadar ulaşmasıdır.
Mimarlık ve mühendislik harikası
Külliye yapısının tam ortasında bulunan cami dönemin mimarlık ve mühendislik harikası.
Caminin kubbesi 26,5 metre, yüksekliği 53 metre. Caminin kubbesinin her biri 30 ton ağırlığında olan 4 fil ayakları taşımaktadır. Bu 4 fil ayağının dört halifeye atfedildiği söylenir. Mimar Sinan, caminin kubbesine yaklaşık 250 tane testi koymuştur. Mimar Sinan'ın kubbeye testi koymasının amacı hem yükü hafifletmek hem de akustiği sağlamaktır. Caminin 4 minaresi vardır. Bunların 2 tanesi 3 şerefeli 76 metre yükseklikte, 2 tanesi de 2 şerefeli 56 metre yüksekliğindedir.
Süleymaniye Camisinde 10 şerefe bulunmasının nedeni
Caminin minarelerinde toplam 10 şerefe bulunuyor. Şerefeler, Kanuni Sultan Süleyman'ın 10. Osmanlı padişahı olduğunu simgeliyor.
Kandillerden çıkan isler bir odada toplanıyordu
Mimar Sinan, caminin alt tarafında doğal havalandırma kısımları inşa ettirmiştir. Mimar Sinan bununla caminin yazları çok sıcak olmasının, kışları da çok soğuk olmasının önüne geçmek istemiştir ve başarılı olmuştur. Aynı zamanda Mimar Sinan o dönemde camilerin kandillerle aydınlatılmasından dolayı camide farklı bir teknik kullanmış ve camiye is odası inşa etmiştir. Çünkü kandiller is biriktirmekte ve etrafı karartmaktaydı. Mimar Sinan yaptığı sistemle tüm isleri bu odaya toplamayı başarmıştır.
Camide mihrabın iki yanındaki pencerelerde çini madalyonlarda Fetih Suresi, caminin ana kubbesinde ise Nur Suresi yazılıdır.
Caminin kalem işleri döneminin en iyi hattatları tarafından yapılmıştır. Mimar Sinan ayrıca darüşşifa, darüzziyafe kısımlarında su sarnıçları da inşa ettirmiştir. Mimar Sinan bu sanıçlar sayesinde yağmur sularını depolamıştır.