İsmail Kahraman, yeniden TBMM Başkanı seçildi

İsmail Kahraman yeniden TBMM Başkanlığına seçilmesinin ardından TBMM Genel Kurulunda bir teşekkür konuşması yaptı.

26. Yasama Döneminin ikinci devresi için TBMM Başkanlığına tekrar seçerek, şahsına gösterilen teveccüh için milletvekillerine teşekkür eden Kahraman, "Öncelikle zorluk ve sıkıntılar, gaz lambaları altında İstiklal Savaşı'nı bizzat yöneten Birinci Meclis üyelerini, başta TBMM'nin ilk başkanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, silah arkadaşlarını, milli mücadeleye katılan ve katkı sağlayan ecdadımızı saygıyla anıyorum." diye konuştu.

Kahraman, TBMM'nin içinde bulunduğu 26. Yasama Döneminin, siyasi tarihte mümtaz bir yere sahip olacağına işaret ederek, dönemlerinde hain, menfur ve menhus FETÖ örgütünün kullanılmasıyla devletin yok edilmekle, ortadan kaldırılmakla karşı karşıya geldiğini, milletin kalbi Meclisin savaş uçaklarıyla bombalandığını, helikopterlerle ateş altına alındığını anımsattı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın önderliği ve davetiyle milletin, parti farkı gözetmeksizin milli birlik ve kardeşlik ruhuyla meydanları doldurduğunu, demokrasiyi özümsediğini, artık darbelere geçit verilmeyeceğini ispat ettiğini vurgulayan Kahraman, 15 Temmuz Cuma gecesi bombalar atılır, kurşunlar yağdırılırken Meclis çatısı altında şehitlik ruhu ve duygusuyla toplandıklarını, sabahladıklarını anlattı. Kahraman, Gazi Meclisi İstiklal Savaşı'nı yöneten kadrosundaki aynı ruhla yaptıkları direnişin, Meclisin bir kere daha "Gazi" unvanına layık olduğunu gösterdiğini belirtti.

Kahraman, başta Erdoğan olmak üzere, örnek bir direniş ve dayanışma içinde darbe teşebbüsüne karşı duran necip millete, hükümete, siyasi partilere, güvenlik güçlerine, bütün kurum ve kuruluşlara şükranlarını sundu. TBMM Başkanı Kahraman, "Bu vesileyle ortak bir niyazımızı dile getirmek isterim; Allah milletimize, devletimize zeval vermesin. 250 şehidimize rahmet eylesin. Gazilere şifalar, hayırlı uzun ömürler nasip eylesin." dedi.

-"Unutulmaması, hatırlatılması gereken bir olay"

TBMM Başkanı Kahraman, 15 Temmuz hadisesinin, ibret ve ders alınması, unutulmaması, hatırlatılması gereken bir olay olduğunu ifade etti. Millet ve devlet düşmanlarından adalet önünde hesap sorulduğunu dile getiren Kahraman, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İstiklalimizin sembolü ayyıldızlı bayrağımızı indirtmeyiz. Bayrağımızdaki kırmızı renk, ceddimizin kanıdır. Bu kanda hepimizin payı vardır. Yemen'de şehit düşen dedemin, Kafkasya'da şehit olan diğer dedemin, Sarıkamış'ta Allahüekber Dağları'nda yatmakta olan tek dayımın kanları var. Hepimizin ceddinin kanı var. İstiklalimizin sembolü ayyıldızlı bayrağımızı indirtmeyiz. Biz, millet olarak bir bütünüz. Vatanımızı böldürtmeyiz. İnşallah Türkiye Cumhuriyeti, ilelebet yaşayacaktır. Hedefimiz Türkiyemizi, muasır medeniyetin ötesine götürmek, kendi ruh kökümüze, manevi ve milli değerlerimize bağlı kalmak olmalıdır.

Siyasi partileri bir elin parmaklarına benzetirim. Her biri farklıdır ama hepsi aynı bileğe bağlıdır. Yeri geldiğinde o parmaklar sıkılır, tek yumruk olur. Bunun örneğini bu dönem 15 Temmuz'da, 7 Ağustos'ta gördük. Ufak hesaplarla, yanlış düşüncelerle birbirimizi yaralamamalı, kavgacı değil, müzakereci, meselelerini konuşarak çözen insanlar olmalıyız. Fikirden korkanlar konuşmaktan kaçarlar. Dostluğumuzu ve kardeşliğimizi toplumun karşısında da sergilemeliyiz. Unutmamalıyız ki dostluk önce insanın kendisiyle barışık olmasıyla başlar."

-"Milletvekillerinin örnek olması gerekir"

Kahraman, Bestami Yazgan’ın, "Gülü İncitme Gönül" şiirinden, "Dokunur gayretine/ Karışma hikmetine/ Sahibi hürmetine/ Kulu incitme gönül" dizelerini okudu.

Milletvekillerinin, milletin seçkin insanları olduğunu ifade eden Kahraman, kavgasız, çatışmasız bir toplumun inşa edilmesi için öncelikle milletvekillerinin örnek olması, çalışmalarını hukuk ve mevzuata uyum içinde yürütmesi gerektiğini kaydetti.

Kahraman, hürriyetlerin hiçbir hukuk devletinde sınırsız olmadığını, sınırsız hürriyetin, anarşi demek olduğunu vurguladı. Kahraman, Meclisi itibarsızlaştırmak isteyenlerin, demokrasiyi özümsememiş, antidemokratik düşünceye sahip kişiler olduğunu söyledi.

Bu dönemde yaptıkları önemli bir çalışmanın da 1982 Anayasasındaki değişik olduğunu, bu değişiklikleri halkoyuna sunduklarını anımsatan Kahraman, 16 Nisan 2017'de yapılan oylamayla milletin Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçişi ve düzenlemeleri kabul ettiğini anımsattı.

Kahraman, "Yapılan son değişikliklerin, gelecek genel seçimlerden sonra istikrarın temininde, kuvvetler ayrılığı prensibinin uygulanmasında yararlı olacağına inanıyorum. Uyum yasaları, içtüzük ve ilgili diğer mevzuat düzenlemelerinde partiler arası birlikteliğin sağlanmasının önemli olduğunu belirtmek isterim. Gayemiz, halkın iradesi ile taçlandırılmış Cumhuriyeti ilelebet yaşatmak olmalıdır. Demokrasi, hukuk devleti ilkeleri ve adaletle gelişip büyüyen, müreffeh, mesut ve bahtiyar insanların yaşadığı, büyük bir Türkiye için gereken çalışmaları yapmak olmalıdır." ifadelerini kullandı.