Kigılı: Memleketin parasına yazık. Yazık günah!
Kiğılı Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Kiğılı, Türkiye’deki bazı illere gereğinden fazla AVM açıldığını öne sürerek, “Adam gitmiş Konya'da 4'üncüyü, Gaziantep'te 5'inciyi açıyor. Memleketin parasına yazık. Yazık günah... Hangi inovasyondan bahsediyoruz. Önce kendimizi terbiye etmemiz lazım. Sistem çökmek üzere. Bizim gibi markaların bir tek çıkış yolu var; yurt dışına en kısa sürede açılmak.” dedi.
Kiğılı, Capital ve Ekonomist dergileri tarafından düzenlenen "Perakendede İnovasyon Forumu ve Ödülleri" başlıklı etkinlikte “Duayenler ve İnovasyon” panelinde yaptığı konuşmada, Anadolu esnafının kendini yetiştiremediğini, Anadolu’nun bütün esnafı bütün şehirlerde bitmiş durumda olduğunu öne sürerek, “Türkiye’de AVM yapılmayan şehir sayısı 15. Biz şu anda 67 ilde servis yapıyoruz, Ziraat Bankası’ndan farksızız. En iyi bildiğimiz şey şuydu; biz franchise sistemiyle büyümedik. Kiğılı’nın en büyük muvaffakiyeti budur. Kendi lojistik merkezlerimizi kendimiz kurduk.” diye konuştu.
“Aşağı inovasyon yukarı da... sektörü bekleyen o kadar çok büyük tehlike var ki” diyen Kiğılı, sözlerine şöyle devam etti:
“Sektörün geleceği tehlikede. Bu inovasyon ile bilmem ne ile olmuyor. Türkiye’nin bugünkü durumu itibarıyla bu sektör 6 ay sonrasını göremiyor. Nasıl yapacağız? Bugün sektörün en büyük sorunlarından biri kira işidir. Sağolsun bakanımız halletti, ortak alan gideri… AVM’lerdeki ortak alan gideri... Bütün AVM mensupları, sahipleri arzu edildiği takdirde bize cevap vermesi gerekiyor. Gidip soruyorsun ne harcama yaptın cevap veren yok. Alışveriş Merkezleri ve Perakendeciler Derneği kurduk. Ya bugün birkaç AVM hariç, büyük gururla söylüyorum ki sahipleri Türk. Yabancı AVM’lerin hepsiyle sorun var. Nasıl çıkacaksın? İnovasyon aşağı inovasyon yukarı diyorsunuz. Hangi inovasyondan bahsediyoruz ya? Mecidiyeköy, Maslak, Levent üçgeninde 10 AVM var.”
- “Hala AVM yapılıyor el insaf ya, ülkenin parasına yazık”
Kiğılı, ciddi anlamda sıkıntıların bulunduğunu anlatarak, “Bir tane çıkış yolu var. Artık Türkiye’de AVM bitti, yapacaksanız açık AVM, cadde AVM’ciliği varsa ne ala. 40-50 bin metrekareler bitti. Türkiye’nin bugün lokomotif şehirleri var. Yıllık cironun yüzde 58’i iki büyük ilden geliyor. Geri kalan 79 il bu cironun yüzde 42’sini alıyor. İstanbul yüzde 36 ciroya sahip, yüzde 22 de Ankara sahip. Benim İstanbul’da 52 mağazam var, Ankara’da 26 mağazam var. Daha gidecek yer yok ki. Hala AVM yapılıyor el insaf ya, ülkenin parasına yazık.” diye konuştu.
Türkiye’nin İstanbul ve Ankara’dan sonra gelen 10 lokomotif sanayi illerini sayan Kiğılı, “İki AVM’nin üstünü kaldırmıyor. Milyonun üzerinde şehirler bunlar. Adam gitmiş Konya'da 4'üncüyü, Gaziantep'te 5'inciyi açıyor. Memleketin parasına yazık. Yazık günah... Hangi inovasyondan bahsediyoruz. Önce kendimizi terbiye etmemiz lazım. Sistem çökmek üzere. Bizim gibi markaların bir tek çıkış yolu var; yurt dışına en kısa sürede açılmak." ifadelerini kullandı.
Amazon ve Alibaba'nın Türkiye'de 2,5 milyar TL ciro elde ettiğini duyduğunu belirten Kiğılı, "Ben bunların aldığı yerden malı getirmeye kalksam, ben de aptal değilim Amazon, Alibaba Uzak Doğu'dan alıyor. Ben de gider alırım, iyi de yüzde 50 üstünde vergi var. Nasıl yapacağız bunu?" dedi.
- "Bizim en büyük hayalimiz yurt dışına açılmak”
Panelin sonlarına doğru Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci'nin salona giriş yapmasının ardından, moderatörün paneli sonlandırmak istemesi üzerine Kiğılı, bakandan izin isteyerek panelin devam etmesi ricasında bulundu.
Bakan Tüfenkci’nin “Müsaade sizin” demesi üzerine Kiğılı, "Bizim en büyük hayalimiz yurt dışına açılmak. Çünkü artık Türkiye'de gidecek yer kalmadı. Hayalim dediğim yere Türkiye'de geldim. İnanıyorum 10 yıl sonra dünyanın her yerinde Türk insanı konuşulacak." ifadelerini kullandı.
- "Başlık; Türk lirası ile kiraları ödemasyondur"
Mudo Kurucusu ve Onursal Başkanı Mustafa Taviloğlu, "Başlığı atıyorum. Başlık; Türk lirası ile kiraları ödemasyondur. Bir ülke düşünün 3 yılda dolar yüzde 68 artmış, avro yüzde 62 artmış. Siz soruyorsunuz inovasyon. Bittik kardeşim ya. Biz bu mevzuyu konuşmaktan hakikaten bittik. Cumhurbaşkanımız mı, Bakanımız mı? Allah bizi kurtarsın bu dövizle kira ödemekten." şeklinde konuştu.
Taviloğlu, "Bizim buradan çıkabilmemiz mucizeydi. Arkada bir kuvvetimiz vardı. Sevenlerimizden gelen kuvvet vardı. Ama bu kuvvetin en önemlisi de kendimizdik ve buradan çıktık. Buraya girmemizin sebepleri de hiç güvenmeyeceğimiz birileri, bankalardır." değerlendirmesinde bulundu.
- "Kriz zamanında olaya hayatta kalma gözüyle bakarsınız"
Boyner Grup Başkan Yardımcısı Serdar Sunay ise ekiplere inovasyon konusunda cesaret verilmesi gerektiğini belirterek, "İnovasyon dediğiniz neticede yatırımdır. Yatırım için kaynak lazım. Kaynak için de sektörün şu anda içinde olduğu problemlerin mutlaka ortadan kaldırılması lazım." dedi.
Sunay, sektörün hızla toparlanması gerektiğini dile getirerek, şunları kaydetti:
"İnovasyon rekabetle, piyasayla tetiklenen ve sizin normal sunmakta olduğunuz ürünün daha iyisini bir başkası yapıyorsa sizin ondan daha iyi yapmanız gereken, hiçbir zamanda bitmeyen bir kavram. Dünyanın en geri kalmış toplumu şu anda Amazon Ormanları'nda yaşıyor. Araştırmışlar ve bunların düşmanı olmadığını bulmuşlar. Sakın düşmanlık iyi bir şeydir dediğimi sanmayın. Rekabete bağlayın bunu. Rekabet olmadığı zaman olduğunuz yerde durmaya başlıyorsunuz. Kriz zamanı da aynı rekabet gibi bizi inovasyona itiyor. Şu an kriz zamanın içindeyiz. Doğruyu doğru olarak kabul edelim. Kriz zamanında olaya hayatta kalma gözüyle bakarsınız. Hayatta kalmak için inovasyonlar patır patır ortaya çıkmaya başlar."
- "Bu jenerasyon önümüzdeki 10 sene tüketimi belirleyecek"
Etkinlik kapsamında gerçekleştirilen “Teknoloji Devrimi” panelinde konuşan Hepsiburada Ticari Grup Başkanı Emre Ekmekçi, inovasyon ve dijitalleşmenin dünyada tam şekliyle oturmadığını belirtti.
Dijital tüketiciye online ve offline olarak bütün kanallardan nasıl ulaşılacağı sorusunu herkesin sorduğunu ifade eden Ekmekçi, “Bir cevap var da bu cevaba nasıl ulaşırız noktasında değiliz." diye konuştu.
Ekmekçi, yeni bir tüketici tipi oluştuna işaret ederek, “Şu anda elinde cep telefonuyla büyüyen bir jenerasyon geliyor. Türkiye özelinde baktığımızda ise dünyada belki örneği çok az olabilecek AVM kültürüyle beraber dijital bir jenerasyon geliyor. Bu jenerasyon önümüzdeki 10 sene tüketimi belirleyecek. Bizim bu jenerasyonu anlamamız gerekiyor." yorumunu yaptı.
Ekmekçi, yeni gelen jenerasyonun anlık seçim ve tüketim istediğini, ayrıca toleransının da çok daha az olduğunu aktararak, şunları kaydetti:
“Yeni gelen jenerasyon bilginin şeffaf olduğu bir dünya istiyor. Gerektiğinde sosyal medyada özür dilemenizi istiyor. Sesi çıkan bir jenerasyon. Yer, mekan, zaman bağımsız neredeyse orada alışveriş yapmak istiyor. Dünyada gördüğü örnekleri burada hızlıca istiyor. 'Dünyaya bakalım bir çözüm bulalım'dan ziyade kendi tüketicimizi çok iyi anlamamız gerekiyor.”
Dijital bir şirket olarak her 1,5 senede bir yaptıkları işi neredeyse sıfırdan yenilemeye çalıştıkları bilgisini veren Ekmekçi, Türkiye’nin en büyük markalarıyla ve KOBİ'leriyle beraber çalıştıklarını ifade etti.
Ekmekçi, hem perakende hem AVM hem de lojistik ve ödeme işi yaptıklarını belirterek, buna hazır olmak için şirketin, iş yapış şekillerinin hızlıca değişimine açık olması gerektiğini vurguladı.
Ekmekçi, internet mağazasını büyütmemiş ve satışının yüzde 10'u internetten gelmeyen markaların dünya normlarında dijitalleşmenin gerisinde kaldığının altını çizdi.
- “10 yılda 65 ilde 16 bin kadını teknoloji okuryazarı yaptık”
Teknosa Genel Müdürü Bülent Gürcan ise Türkiye’de internetin çok sevildiğini, ancak hala gidilecek çok yolun bulunduğunu belirterek, “Mobil taraftaki penetrasyonumuz 0-9 yaşı çıkarırsak yüzde 100’lük cep telefonu kullanımımız var.” dedi.
Teknosa olarak internetin ne kadar önemli olduğunun farkında olduklarını ifade eden Gürcan, şunları kaydetti:
“Müşterilerimizin yüzde 76’sı önce Teknosa.com’a bakarak mağazalara geliyor. Aslında satış danışmanlarımızdan daha bilgili müşterilerimiz oluyor. Bunun için satış danışmanlarımıza tabletler verdik. Satış danışmanlarımız ürünlerle ilgili eksikliği varsa tablete bakabiliyor ve müşteri bilgilerine ulaşabiliyor. Geçen sene Teknosa.com’a 137 milyon ziyaretçi aldık, şu anda ziyaretlerin yüzde 65’i mobil kanalımızdan geliyor. Türkiye ortalamasının çok üzerinde mobil müşterilerimizin kullanımı var.”
Gürcan, Teknosa’nın Click&Collect uygulamasıyla satın almaların yüzde 30’lara geldiğine dikkati çekerek, bunun mağazalar için de avantaj sağladığını dile getirdi.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) geçen yıl yaptığı araştırmaya göre, vatandaşların yüzde 46’sının hayatlarında hiç bilgisayar kullanmadığını ve bunların yüzde 38’inin hiç internete girmediğini anlatan Gürcan, “Kadınlarda durum biraz daha vahim. Kadınların yüzde 54’ü hiç bilgisayar kullanmamış, yüzde 47-48’i de hiç internete girmemiş. Kadın toplum için çok önemli. Teknoloji okuryazarlığı hem erkeğe hem de kadınlar için gerekiyor.” şeklinde konuştu.
Gürcan, kendilerinin 10 yılda 65 ilde 16 bin kadını teknoloji okuryazarı yaptıklarını aktararak, bunu sosyal sorumluluk çerçevesinde gerçekleştirdiklerini söyledi.
Bülent Gürcan, online ve offline dünyayı mutlaka çok iyi bir şekilde birleştirmeleri gerektiğini belirterek, 2018 yılında da buna yönelik yatırımlar yapacaklarını kaydetti.