Yeşilay'dan yılbaşı uyarıları
Yeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk, yılbaşı kutlamalarında alkol alımının oluşturduğu olumsuz etkiler konusunda halka uyarılarda bulundu. Eğlence masumiyetinin altına sığınılan yılbaşı gecelerinde alkol kullanımının arttığına dikkat çeken Prof. Öztürk, “Alkolün sağlığa verdiği zararların yanı sıra yol açtığı sorunlar da çok acı vericidir. Yılbaşı kutlamalarında alkolden kaynaklanan kaza, şiddet ve taciz görüntüleriyle bu yıl karşılaşmamak için halkımızı sağduyulu olmaya davet ediyoruz. Alkolsüz eğlenmek mümkün” dedi. Dünya Sağlık Örgütü verilerine de değinen Prof. Öztürk, Dünyada 2 milyara yakın kişinin alkol tükettiğini, bunların 76 milyonunun alkol bağımlısı olduğunun tahmin edildiğini vurguladı. Prof. Öztürk ayrıca, cinayetlerin yüze 85’i, tecavüzlerin yüzde 50’si, şiddet olaylarının yüzde 50’si, trafik kazalarının yüzde 60’ı, kadına şiddet olaylarının da yüzde 70’i alkollüyken gerçekleştiğine dikkat çekti.
Her yıl 3,5 milyon insan hayatını kaybediyor
Alkolden uzak durun, hayattan kopmayın
Alkollü içki tüketiminin sürekli gündemde olmasına rağmen, istatistiklerin hiç de iç açıcı olmadığını vurgulayan Prof. Öztürk, “Çağdaşlaşmanın yanında olmazsa olmaz olarak lanse edilen, bir kültür endüstrisi getirisi olan alkol kullanımı neden var ve neden giderek yaygınlaşıyor diye özeleştiri yapmamız gerekiyor” dedi. Alkolün birçok ölümcül hastalığın sebebi, aile içi şiddeti körükleyen ve tacizden cinayete uzanan kötülükler zincirinin baş sorumlusu olduğunu ifade eden Prof. Öztürk,“Eğlence masumiyetinin altına sığınılan yılbaşı geceleri maalesef alkol kullanımını arttırıyor. Alkolden uzak durun, hayattan kopmayın” dedi.
Türkiye’de 17 milyona yakın kişi alkol kullanıyor
Alkolle tanışma yaşının 8-10 yaş grubuna kadar gerilediğini açıklayan Prof. Öztürk, bazı ailelerin, özellikle yılbaşında “Dışarıda değil, evde denesin” ve “Artık erkek oldun, gel tadına bak” söylemleri ile çocuklarını bir yanlışa sürüklediklerini söyledi. İnsanların hayatına mâl olan alkol bağımlılığına karşı ailelerin çok daha duyarlı davranmaları gerektiğini belirten Prof. Öztürk, “Türkiye’de 17 milyona yakın kişi alkol kullanıyor ve ilk kez kullanma yaşı ise 11’e kadar inmiş durumda. Alkol kullanımına başlama yaşı düştükçe ileriki yaşlarda bağımlı olma riski de artıyor. Bugün alkol dünyada küresel hastalık yükünü oluşturan risk faktörleri içerisinde üçüncü sırada yer alıyor” dedi.
Yalnızlık duygusu bağımlılığa sürüklüyor
Kendini “sosyal içici” olarak gören birçok kişinin, düzenli olarak içtiği alkol miktarı nedeniyle, sağlığını kaybetme riskiyle karşı karşıya olduğunu belirten Prof. Öztürk, bu kişilerin bağımlılık yolunda hızla ilerlediklerini vurguladı. Sorumluluklarından birkaç saat uzaklaşmak isteyenlerin akşamları arkadaşları ile birlikte aldıkları birkaç kadehin, bir süre sonra vazgeçilmesi güç bir alışkanlıkla birlikte bağımlılığa davetiye çıkardığını ifade eden Prof. Öztürk, “Günümüzde alkol tüketimi üzerine kurulu birçok sosyal etkinlik alkolün hayatımıza, sosyal ilişkilerimize, düşünce yapımıza yerleşmesine neden oluyor” dedi. Alkol tüketiminin duygusal bir problemin habercisi olduğunun da altını çizen Prof. Öztürk, “İnsanlar sosyal ortama rahat girebilme ya da psikolojik gerginliği azaltma gerekçeleriyle alkole başvuruyor. Günümüzün vebası olarak nitelendirilen tüketim çılgınlığı ve tüketime yetişememenin yol açtığı yalnızlık duygusu, özellikle gençlerde alkol bağımlılığını beraberinde getiriyor” dedi.
Yeşilay’dan alkol farkındalık kampanyası: #içmesen
Yeşilay yılbaşı öncesi alkolden kaynaklı üzücü olaylara karşı dikkatleri çekmek amacıyla #içmeSEN kampanyasını başlattı. Bu yıl 5’incisini düzenlenen alkol farkındalık kampanyası #içmeSEN kapsamında özel hazırlanmış videolar ve bilgilendirici mesajlar sosyal medyada yaygınlaştırılacak. Bugünden itibaren tüm gün #içmeSEN etiketiyle Twitter’da trend topic çalışması yapılacak.