Kayseri'de Biobank kuruluyor
"Erciyes Doku ve Kordon Kanı Bankası Projesi" kapsamında Erciyes Üniversitesinde (ERÜ) kurulacak "biobank" sayesinde ülkenin genetik hafızası oluşturularak hastalıklarla daha etkin mücadele edilmesi amaçlanıyor. Bu merkez sayesinde bilim insanları her türlü hastalığın araştırmasını yapabilecek.
ERÜ GenKök Müdürü Prof. Dr. Yusuf Özkul, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ERÜ Betül-Ziya Eren Genom ve Kök Hücre Merkezi (GenKök) bünyesinde kurulacak merkezde, nadir görülen, teşhisi, tedavisi uzun zaman alan hastalıklarla ilgili daha hızlı sonuçlar alabilecek çalışmalar yürütülebileceğini söyledi.
Özkul, "biobank"ın bir banka gibi düşünülebileceğini belirterek, şunları kaydetti:
"Amacımız, biyolojik materyalleri burada toparlamak. Daha sonra bu materyalleri ihtiyaç duyan araştırıcıların hizmetine sunmak. Örneğin, prostat kanseri ile ilgili çalışma yapmak istiyorsunuz ve bin tane prostat kanserine ihtiyacınız var. Normal şartlarda bir kişinin bin prostat kanserini bulma ihtimali çok zayıftır ve çok uzun zaman alır. Biz bunların DNA'sını, RNA'sını, canlı hücrelerini stoklayalım, topladığımız örneklerin bir kısmını verelim. Dünyada söz getirebilen büyük çaplı araştırmaların yapılmasının önünü açacağız. Bu yöntemle biyomoleküler dediğimiz hastalıkların tanımında önemli olan biyomarkerların önünü açacağız. Global ölçekte çalışan ilaç firmalarının üniversitemize gelmelerini ve büyük araştırmaların yapılmasını sağlayacağız. Yine bu yöntemle farklı üniversitelerden öğretim elemanlarının ve araştırıcıların üniversitemize ve ülkemize gelmesinin önünü açacağız. Biobankaların gelirleri ya da katkılarının dolaylı katkısı da olacak. Dolaylı katkılarının da yansımaları çok güçlüdür."
- Bütçesi 5 milyon lira
Kurulacak "biobank"ın yaklaşık 5 milyon lira maliyeti olduğunu anlatan Özkul, bütçenin yüzde 75'lik kısmını Orta Anadolu Kalkınma Ajansının (ORAN) kalanını da Erciyes Üniversitesinin karşılayacağını söyledi.
"Biobanklama" sisteminin Türkiye'de olmadığını vurgulayan Özkul, şunları söyledi:
"Biz, ilk kez bu büyüklükte ve bu kapsamda bir biobanklamayı Türkiye'ye getiriyoruz. Biobanklama yaparken biz hem bilimsel anlamda hem de maddi anlamda para kazanmaya başlayacağız. Ar-Ge çalışması, bir yarıştır. Dolayısıyla hızlı, donanımlı olmanız ve iyi ekip kurmanız gerekiyor. Muhtemelen 6-7 aylık bir sürecimiz var. Haziran veya temmuz aylarında sistem kurulmuş ve faaliyete geçmiş olur."
2016 yılında tamamlanması hedeflenen "biobank"ın yapımının Fetullahçı Terör Örgütü'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimi nedeniyle geciktiğini aktaran Özkul, "Bu, bizim projemizde ciddi bir yavaşlamaya neden oldu. Projelerin bütçelerinin yapılmasında, etik kurul onayının alınmasında yavaşlama oldu." dedi.
Özkul, ERÜ GenKök'ün 2010 yılında temelinin atıldığını hatırlatarak, "Hükümetimizin bizi desteklemesiyle bugün yüzlerce insanın çalıştığı, farklı çalışmaların yapıldığı bir alan haline geldi burası. Bu ülke her türlü sorunun altından kalkabilir. Araştırma ve Ar-Ge yarışında dünya ile mücadele edebileceğimize inanıyorum." ifadelerini kullandı.
Özkul, "Biobank" ile birçok hastalığın çözüme kavuşacağına inandığını aktardı.