Hüseyin Peyda'nın hayatı belgesel oluyor

17 Ocak 2018 Çarşamba

Türk sinemasında canlandırdığı "kötü adam" rolleriyle tanınan ve 1990'da yaşamını yitiren Hüseyin Peyda'nın hayatının anlatıldığı belgesel filmin çekimleri, oyuncunun memleketi Şanlıurfa'da başladı.

Yeşilçam filmlerinin efsane karakterlerinden Peyda'nın hayatı, "Abdo Bey" adıyla beyaz perdeye aktarılıyor.

Belgesel filmin çekimi için, usta oyuncunun 1919'da doğduğu Şanlıurfa'da "motor" denildi.

Yapımcılığını ve yönetmenliğini Mehmet Faraç'ın üstlendiği film, Peyda'nın 1957'de kentte çektiği "Kaderim Böyleymiş" adlı filmin sahnelerini temel alıyor.

Şanlıurfa'da 60 yıl önce çekilen filmin sahneleri, aynı mekan ve açılardan yeniden çekildi. İstanbul'da da çekimler planlanan filmde, Peyda'nın hayattayken rol arkadaşlığı yaptığı Kadir İnanır, Türkan Şoray, İbrahim Tatlıses, Muhterem Nur ve Cüneyt Arkın da rol alacak.

Filmin, gelecek yıl kutlanması planlanan Peyda'nın 100. yaş gününe yetiştirilmesi hedefleniyor.

Yapımcı ve yönetmen Mehmet Faraç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, döneminde sektöre damgasını vuran önemli bir aktörün filmini çekmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Filme ilişkin 8 aydır sürdürdükleri proje çalışmalarını artık sahaya taşıdıklarını belirten Faraç, o dönem Peyda ile çalışmış birçok yapımcı ve yönetmenle de görüştüklerini anlattı.

Filmde çok sayıda duayen sanatçının da yer alacağını vurgulayan Faraç, "1980 sonrası Hüseyin Peyda'nın daha çok karakter oyuncusu olarak birlikte çalıştığı Kadir İnanır, Türkan Şoray, İbrahim Tatlıses, Cüneyt Arkın gibi Türk sinemasının önemli oyuncuları da bu projede yer alıyor. Projeyle ilgili daha fazla kişiyle temasa geçmeye çalışıyoruz. Filmin çekimlerini mayıs ayında tamamlayıp, Peyda'nın 100. doğum yılı olan 2019'un Ocak ayında gösterime sunacağız." diye konuştu.

Faraç, filmi ünlü oyuncu Peyda'ya vefa duygusuyla çektiklerini kaydetti.

- "Tek belgesel yetmeyebilir"

Peyda'nın yeğeni ve filmin danışmanı, Hasan Kalyoncu Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Küçükerdoğan da filmin kendisi için manevi yönden büyük anlam taşıdığını söyledi.

Yıllardır Peyda ile ilgili belgesel çalışması yaptığını anlatan Küçükerdoğan, "Peyda'ya ilişkin çok zengin kaynaklar var. Belki tek belgesel yetmeyecek, ikinci ve üçüncüsü de yapılacaktır. 1950'lerde çekmiş olduğu filmin, belli başlı tarihi yerlerde çekilmiş sahnelerini şu anki haliyle tekrar kameraya aldık ve değişik bir yöntemle kurgusunu yapacağız. Türk sinemasına çok iyi bir anı ve hazine bırakacağımızı düşünüyorum." dedi.

Küçükerdoğan, ciddi kurum ve kuruluşların desteğiyle Türk sinemasına büyük emek veren ustaların belgesellerinin çekilmesi gerektiğine inandığını dile getirdi.

Kısa süre önce hayatını kaybeden Münir Özkul ile ilgili de iyi bir belgesel filmin çekilebileceğini aktaran Küçükerdoğan, "Eski değerleri kaybediyoruz. Bunların hepsini belgelememiz gerekiyor." dedi.

Filmin görüntü yönetmeni Rıdvan İpekli de film ile yaklaşık bir asırlık dönemin anlatılacağını söyledi.

Filmin kendi hayatı ve geleceğinde önemli bir yer teşkil edeceğini vurgulayan İpekli, görsel efektlerle izleyicilere o dönemleri yaşatmayı planladıklarını sözlerine ekledi.