20 Nisan - 13 Mayıs astrolojik yorumu

Nisan 20’den Mayıs 17’ye kadar anlık gündemlerimizi belirleyen Güneş, Merkür ve Venüs Boğa burcundan geçecek ve bu geçişi yaparken Uranüs ve Lilith’le kavuşacak, Satürn ve Jüpiter’den de kare alacaklar.

Önce Boğa temalarıyla başlayalım. Boğa, bir yumurtanın döllenip rahme düştüğü andan, artık düşük riskini tamamen atlattığı ana kadarki periyodu ifade eder. Bu yüzden reel, temel ve basit ama güçlü beklentiler, yaşam alanları, zeminler ve bunlar uğruna inatçı, arzulu olmakla ilgilidir. Beden, bedensel haz ve sağlık, para, toprak, zemin, gıda, sağlamlık Boğa burcunun bazı anahtar kelimeleridir. Gölgeli yanı ise sağlam, yerinden oynamayan zeminler, süreçler ve maddi her türlü gelir uğruna, değişime, dönüşüme, daha iyisine, daha derinine hamle yapmaktan kaçınma, atalet ve tüm bunlarla gelen dar kafalılıktır.

Şimdi önümüzde reel olarak elde ne var ne yok buna bakacağımız, bazı şeyleri var sanarken o kadar da var olmadıklarını görüp kaygıya kapılabileceğimiz, bazı şeyleri de yok sanarken aslında biraz hareket eder ve güvenli alanımızdan çıkarsak, onlara ulaşabileceğimizi idrak edeceğimiz bir süreç var. Özellikle mayısın başına kadar toplumsal olarak en önemli konu ekonomi olacak. Alım gücü veya alamama gücü toplumsal olayların baş tetikleyicisi olacak gibi duruyor. Bilhassa 25- 30 Nisan arası kendimizi güvende hissetmeyen yanlarımız, başta ekonomi olmak üzere yer hareketleri, gıda pahalılığı, istediğimiz yaşamı çeşitli maddi olanaksızlıklardan veya desteksizliklerden dolayı kuramıyor olmak bizi epey gerebilir. Bu durum, bize tek kurtuluş yolu olarak görünen ilişkiler (Venüs), çözüm veya fikirler (Merkür) konusunda aşırı inatçı bir yapıya bürünmemize (Güneş) sebebiyet verebilir.

Bununla birlikte 23-25 Nisan tarihleri arasında yine bu kategorideki sorunlarımızı çözebilmek adına yeni ilişkiler, ortaklıklar, başvurular konusunda adımlar atabiliriz. Mayıs başıyla birlikte bu konular adım adım çözülmeye başlayacak ve bu periyod da Mayısın ikinci haftasıyla birlikte yerini çok başka bir serüvene bırakacak gibi duruyor. Bu süreç boyunca Yengeç’e de geçmiş olacak Mars, her şeyden önce kendi yaşamımızın güvenliğini öncelikleyeceğimizi bize gösteriyor.

Mesele şu ki bir süredir hızlı hareket eden gezegenler her bir burca neredeyse hep birlikte giriyor ve hep birlikte çıkıyorlar. Bu da her bir burcun temasını sanki ondan başka bir konu ya da perspektif yokmuş gibi yoğun deneyimlememize sebebiyet veriyor ancak durum şu ki iki ay sonra o yoğun deneyimlenen burcun konularından eser kalmıyor çünkü orada gezegen kalmıyor. Zannımca bu iyi bir şey değil. Hayat her ay tek bir şeye takarak, histerik bir tonda yaşanır da histeriden daha sakinleşip çözüm bile bulamadan bir sonraki ay başka bir konuya sarılırsa, insanın hata payı yüksek olur. Hayat birçok unsurdan bir araya gelen ritmik ve komplike bir devinimdir, dolayısıyla koskoca bir ormanda bir ağaca takmak, bize birçok risk veya fırsatı ıskalatır.
O yüzden siz güzel insanlara tavsiyem, bugünden Mayıs 13 civarına kadar bu temayı akışın dalgasında sürüklenerek değil, kendi durumunuza bakarak ve orada düzenlemeler yaparak geçirmeniz. Tüm gider ve gelirlerinizi yazarak ekonomik kaçaklarınız varsa bunları düzenlemeniz, almayı veya yapmayı planladığınız şeyleri ve maddi giderlerini net görebileceğiniz bir şema hazırlamanız ve bunlar konusunda öncelik belirlemeleri yapmanız için uygun bir zamandır. Keza ek kazanç gibi konulara eğilmek ve girişimlerden olumlu sonuçlarla çıkmak da bu süreçte bence olası. İlişkileriniz eğer “tamam nasılsa bu burada duruyo” tadında gidiyor ancak sizi bir yere götürmüyorsa, bu durumu enine boyuna analiz edin derim. Keza bir türlü yerinde durmayan şakulü kayık ilişkileriniz de varsa, bunlara harcadığınız maddi manevi enerjinizi korumayı bilmek sizin sorumluluğunuzdadır. Bu ilişkiler insanlarla, hayatla, işle, kendinizle ilgili olabilir, her açıdan alın.

Hayat karşımıza “yok ebesinin amcaoğlu” tadında gündem ve gerginliklerle çıktığında, ona kapılıp sürüklenmek de bir çözüm değildir onunla inatlaşıp “sen mi ben mi!” kavgasına girmek de. Belki en güzeli böyle süreçlerde hangi yanlarımızı korumak gerek, hangi noktalarda da mücadelemize devam edebiliriz, bunu doğru hesaplamaktır.

Mayıs sonu ve Haziran başı tutulmalar ile ikinci Satürn/Uranüs karesi, bizlere hasbelkader artık bu sene bize daha ne sağlayabilir ne sağlayamaz, neler olası neler değil, bunları görme imkanı sunacak ve mevcut belirsizlik bazı konularda iyi bazı konularda kötü biçimde, inanıyorum ciddi oranda dağılacak. Bize düşen o zamana kadar rahme tutunan bir bebek gibi istikrarlı olmak, önceliklerini iyi belirlemiş biçimde gereksiz riskler ya da yükler almaktan kaçınmak.

Her şey gönlünüzce olsun.