21 - 27 Ağustos 2022 haftasının astrolojik yorumu

21-27 Ağustos 2022 = “ABRAKADABRA”

“Her düşüncenizin herkesin görebileceği şekilde yayıldığını düşünün semaya…

Çünkü gerçekten böyledir.

Tüm dünyanın her söylediğinizi duyabileceğini düşünerek konuşun…

Çünkü gerçekten duyarlar…

Her yaptığınız dönüp dolaşıp sizi bulacakmış gibi hareket edin…

Çünkü gerçekten bulur.”

                  -Mikhail Naimy-

2022 yılının 34. Haftası, doğuma hazırlanıyoruz! Bu hafta doğum destekçilerimizi belirlemek, doğum için mahremiyet sınırları oluşturmak adına düşüncelerimizi bir sistem zemininde bir araya getirmek niyetiyle, elimizden gelenin en iyisini ortaya koyma motivasyonuyla başlıyoruz. 

Geçmişi geleceğe ve eş zamanlı olarak geleceği geçmişe dönüştüren geçit, dünya gezegenindeki ilk çevremiz rahim enerjisini duyumsarken, rahim içi bağlanmanın öneminin bir kez daha hafızamızda canlandığı yeni haftamız, yeniye ve bilinmeyene teslimiyetle yer açmak adına bilinç düzeyinde dip bucak bir temizlik eylemine işaret etmekte.

Nitekim yeni haftamıza tasarımı ve doğumu sembolize eden Ay (son dördün fazında) İkizler burcunun ikinci dekanında (Mars gezegeni dekan yöneticisi) ışığını azimle küçültürken başlıyoruz. İkizler burcunun yönetici gezegeni Merkür ise haftanın ilk günü Balık burcunda geri hareketini sürdüren Neptün gezegeniyle karşı karşıya, bizi birlik bilincinden uzaklaştıran kaçış planlarımızı, öz gerçekliğe ilişkin duyumlarımızı nasıl uyuşturduğumuzu analiz etmek adına verimli bir süreçteyiz.  26 Ağustos Cuma günü ise Tanrıların Habercisi (Merkür gezegeni) Terazi burcunun sıcak ve nemli atmosferinde ılımlı uçuşuna başlıyor! Merkür gezegeni 29 Ekim 2022 tarihine değin Terazi burcundaki transitini sürdürüyor. 

“Mükemmel bir zekanın göstergesi;

iki karşıt fikri aynı anda zihinde tutmak ve hala işlevsel olabilmektir.”

           - Francis Scott Fitzgerald-

Tanrıların Habercisi Hermes’in

‘Diplomasi Yolculuğu’ Başlıyor!

--Merkür Gezegeni Terazi Burcunda 26 Ağustos 2022-29 Ekim 2022/ 

10 Eylül-2 Ekim  2022Terazi Burcunda geri hareketini (Retro süreci)sürdürüyor---

Sonbahar mevsimini başlatan, bir diğerini ikna etme boyutunda öncü nitelikte olan Terazi burcunun güzelliğin soyut yönünü yücelten, uzlaştırıcı, dengeleyici, dingin, barışçıl, huzurlu, uyumlu, adaletli zemininde hareket eden, bilinç ile bilinçdışı arasındaki sarmal dokunun genliğini ışıyan,  Merkür gezegeni, tahterevallinin  bir ucuna ,düşüncenin ve pek tabi bilginin, gerçekçi boyutunu tahterevallinin diğer ucuna ise düşüncenin ve bilginin işlevsel ve pratik boyutunu oturtuyor(Güneş, 23 Eylül’e değin Başak burcunda).

İletişim süreçlerimizde “biz bilinci”nin sanat ve diplomasi zemininde ön planda olacağı iki aylık bir sürece ahenkli bir başlangıç gerçekleştiriyoruz. Güneş’in 23 Eylül’de Terazi burcunda yol almaya başlamasıyla birlikte özellikle zihinsel boyutta kararsızlık enerjisi daha hakim olabileceği gibi iletişim zeminlerimizde estetik değer yargılarımızın ışığında onay arayan/onay bekleyen yönümüzün ivme kazanabileceği, zihinsel boyutta yeni başlayan moda akımına odaklanabileceğimiz bir sürece geçiş gerçekleştiriyoruz.

Genel olarak, düşünce zeminlerimizde uyumlu  ve dengeli olacağımız, zihinsel boyutta stratejik hamlelerle arabuluculuk misyonu gerçekleştirebileceğimiz, entellektüel düzeyde objektif bilgilere yönelebileceğimiz, özümüzdeki evliliğin dinamiklerini mantıklı bir şekilde dengelemeye yönelmek adına güzel bir süreçteyiz. 

Haftanın ortasına vardığımızda (23 Ağustos Salı günü), sonsuzluğun özündeki yerimizi ışıyan, varoluşumuzu nasıl yapılandırdığımızı, “ben” bilincini nitelendiren tek ısı ve ışık kaynağımız Güneş, kılı kırk yaracağı oldukça titiz bir arınma yolculuğuna başlıyor.

Güneş Başak Burcunda (23 Ağustos 2022-23 Eylül 2022)

“Dünyada görmek istediğin değişimin kendisi ol.”

          -Mahatma Gandhi-

Genel olarak, her birimizin bireysel doğum haritalarında Başak burcunun bulunduğu yaşam alanında (ev); nasıl daha etkin olabileceğimize ilişkin farkındalık geliştirebileceğimiz, hayatı deneyimlemek üzere bir araç olan; bedenlerimizin sağlığını ve eş zamanlı olarak ruhsal sağlığımızı mikroskop altında inceleyerek değişen dünya düzeneğine ilişkin bilinç boyutunda bir arınma ve yeniden düzenleme sürecine çözümleyici ve serinkanlı bir başlangıç gerçekleştiriyoruz.

27 Ağustos 2022 Başak Burcunda Yeniay = “Süperman Süperman olmak lazım bazen…”

Haftanın son günü Başak burcunun birinci dekanında (Güneş yönetiminde) Merkür gezegenin kısmi asalet ışığında, Terazi burcunun dodekatemoria olarak hüküm sürdüğü Başak burcunun 4. derecesinde doğan yeniayın ışığı İkizler burcundaki Mars gezegeniyle kare açı dinamiği zemininde ilişki kurmakta. 

Mars gezegeni Yeniay sürecinde, “Merkür” gezegeninin kısmi asalet ışığında konumlanmakta. Merkür gezegeninin, Yeniay ışığının hem kısmi asaletinde hem de yönetici gezegeni olarak konumlandığını, ve Terazi burcunun ilk dekanındaki (Ay yönetiminde) uçuşunu sürdürdüğünü de göz önüne bulundurduğumuzda :

“Cennet annelerin ayakları altındadır” sözüyle tam olarak neyin vurgulanmak istediğini idrak edebileceğimiz, özümüzde “iyilik-adalet-aşk-bilgelik-gerçeklik” erdemlerinden oluşan bir pentagram inşa edeceğimiz ve 

24 Şubat 2024 tarihinde Başak burcunda tezahür eden dolunay ile bu realist döngüde başlattığımız herşeyin neticesi aydınlanıyor. 

Yeniayın doğum anında, majisyenlerin burcu olarak nitelendirilen Akrep’in  yükseliyor olması; ölüm-doğum döngüsüne ilişkin bilinç boyutumuzdaki köklü bir dönüşüm sürecini de işaret etmekte. 

Yeniayın doğum sürecinde, sabit nitelikteki burç süreçlerinde oluşan T-kare açı kalıbının kilit noktasında bulunan, “İnsan ruhu ile evrensel ruhun bir araya gelmesi ile dünyada sağlanacak evrimi” *simgeleyen,   Uranüs gezegeni (Boğa burcunda geri hareketini sürdürüyor) olduğunu ve bu açı kalıbının kilidini açacak anahtarın Poseidon’un (Neptün gezegeni Balık burcundaki geri hareketini sürdürmekte) üç çatallı mızrağında gizlendiğini (Uranüs-Neptün sekstil açısı) görmekteyiz. 

Yeniayın dinamiği, zihinlerimizde hem Kripton’lu hem Dünyalı olan ve her iki gezegenin de en iyi yönlerini içselleştirebilen “Süperman”ın hikayesini canlandırmakta: 

“Ne kadar güçlü olduğumuzu anlamanın tek yolu 

sınırlarımızı devamlı olarak sınamaktır, 

böylece öz yaşam amacımıza uyanabiliriz.

Haftanın başlangıç günü (21 Ağustos Pazar): Ay, son dördün fazında, istediklerini gerçekleştirme potansiyeliyle doğmuş olan, hedeflerine odaklı Oğlak burcunun enerjisiyle haftaya başlıyoruz. Başarılı olmak, tıpkı dağ keçisinin azimle zirveye tırmanması gibi bizlerde kendi bireysel Everest’imizin zirvesini fethetme yönünde kararlılıkla ilerliyoruz. Ay, Saka (Kova) burcunda geri hareketini sürdüren ruhsal boyuttaki sağlığımızı en çok gözeten gezegen Satürn’e lütufkar bir tonda dokunuyor (Ay-Satürn üçgen açı dinamiği), düşüncelerimizi belirli bir çerçeveye oturtmak, içsel sesimizi kelimelerle ifade etmek adına güçlü bir süreçteyiz ancak fikirlerimiz hızla yön değiştirebilir. İkizler burcunun yönetici gezegeni Merkür ise Balık burcunda geri hareketini sürdürmekte olan Neptün gezegeniyle karşı karşıya duruyor (Merkür-Neptün karşıt açısı), her iki gezegende Mars tonunda konuştuğu için (Mars kısmi asaletinde yer alıyor), zihinsel boyutta öz gerçekliğimizden kaçış planlarımızı, hakikatimizi algılamamız yönünde bireysel antenimize takılan parazit yayınları tespit etmek adına, öz olarak kendi kendimizi nasıl uyuşturduğumuzu, yanılgılara nasıl zemin hazırladığımızı net olarak görmek ve bununla ilgili farkındalık geliştirmek adına cesur ve güzel bir gün. 

Haftanın ikinci gün (22 Ağustos Pazartesi): Ay, son dördün fazında, İkizler burcunun son demlerinde, Aslan burcunda son gününü deneyimleyen biricik yegane aşkı Güneş’i valse davet ediyor (Ay-Güneş sekstil açısı /01.07). Ardından ışıkları birbirine aktarma misyonuna kısa bir müddet mola vererek, kendisini rüzgarın akışına bırakıyor (01.07-03.29 Ay, İkizler burcunda boşlukta). 

İş/çalışma haftasının başlangıç gününün ilk saatlerinde Yengeç burcunun duyarlı sularında hassas bir ritimde ışığını küçülten Ay, ilk olarak Boğa burcundaki Uranüs gezegeniyle yarım kare açı dinamiğini kesinleştirdikten sonra Koç burcunda geri hareketini sürdürmekte olan Jüpiter gezegeniyle uzlaşı arayışında (Ay-Jüpiter kare açı dinamiği). Bir takas aracı ve eş zamanlı olarak öz değer bilincimizin sınırlarının metaforik bir yansıması; “para” ile ilişkili zeminlerde ön göremediğimiz bazı ani dalgalanmalar söz konusu olabilir. Genel olarak, duygusal motivasyon kaynaklarımızın eylemlerimizin yönünü tayin ettiği günün akışında, bizleri hassas kılan koşullara yönelik pireyi deve yapma potansiyelimiz, gereğinden fazla kırılgan, duyarlı, sahiplenici tutumlar sergileme olasılığımız mevcut olsa da mantığı ve akılcılığı güçlü bir şekilde ön plana alabiliriz. Merkür gezegeninin Oğlak burcunda geri hareketini sürdüren Plüton gezegenine lütufkar bir tonda dokunuşu (Merkür-Plüton üçgen açı dinamiği), kalemin kılıçtan üstünlüğünü vurgularken, zihinsel boyutta güçlü bir şekilde organize olabileceğimizi işaret etmekte. 

Haftanın ortasına vardığımızda (23 Ağustos Salı): Ay, balsamik fazda, insanlığın burcu olarak nitelendirilen Yengeç burcunun temiz sularında anlayışlı kulaçlar atarak ışığını küçültürken, sonlanmaları başlatmak, yeniye yer açmak adına etkin bir gündeyiz. Tek ısı ve ışık kaynağımız, sonsuzluğun özündeki yerimizi ışıyan Güneş’in de Başak burcundaki yolculuğunun başlamasıyla benliğimizin bir metaforu olan evlerimizi şöyle dip bucak temizlemek, işlevsel olmayan her şeyi zihinsel ve fizyolojik boyutta damıtmak adına verimli bir süreçteyiz. 

Ay, Mars gezegeniyle yarım kare açı dinamiğiyle bağ kurarken eş zamanlı olarak  bilen kişi Kiron ile uzlaşı arayışında. Zihnimizden süzülen düşüncelerin farkında olarak, iletişimin her boyutunda kendimizi ifade etme yönünde her zamankinden biraz daha özenli olmamız, her bireyin algı zemininin farklı olabileceği hakikatini göz önünde bulundurarak eylemlerimizi (söz de bir eylemdir) tezahür ettirmemiz faydalı olabilir. Ay, Uranüs gezegeniyle dayanışma içerisindeyken (Ay-Uranüs sekstil açı dinamiği), daha önce değerlendiremediğimiz, içeri girmeye cesaretimizin olmadığı kapılara yönelik yeniden giriş fırsatının aniden belirdiğini görebiliriz. Eğer finans zemininde çeşitli yatırımlarımız söz konusu ise, bu yatırımlara ilişkin yeni bir yön tayin etme yönünde zihnimiz meşgul olabilir. Günün sonuna doğru kozmik antenimiz Neptün gezegeniyle üçgen, eş zamanlı olarak Plüton gezegeniyle karşıt açı dinamiğini aktifleştirmeye doğru ilerleyen Ay’ın ışığı meditatif uygulamalarla günü taçlandırmanın faydalı olabileceğini işaret etmekte. 

Haftanın dördüncü günü (24 Ağustos Çarşamba): Ay, balsamik fazda, aşçı arketipini nitelendiren Yengeç burcunun şifalı sularında sezgisel bir farkındalıkla ışığını küçültürken, dönüştürmemiz, yeniden yapılandırmamızın söz konusu olabileceği yaşamsal koşullarımıza ilişkin derin bir farkındalık geliştirebiliriz (Ay-Plüton karşıt açı dinamiği). 

Zaman ve uzay boyutu olarak her nerede ve hangi zaman dalgasında olursak olalım, hiç değişmeyen çekirdek özümüzü nitelendiren Uranüs gezegeninin Boğa burcu sürecinde, 23 Ocak 2023 tarihinde tamamlayacağı geri hareketine başlıyor… Şimdi içsel boyuttaki devrimimizi gerçekleştirme zamanı! Bireysel doğum haritalarımızda Boğa burcunun bulunduğu yaşam alanında (ev), bu süreç zarfında Uranüs gezegenin diğer gezegenlerle ilişki boyutu mutlak suretle değerlendirilerek yorum gerçekleştirilmelidir. Genel olarak bulunduğu yaşam alanında kökten bir değişimi işaret eden Uranüs gezegeninin geri hareketi boyunca bütünüyle kuşaktan kuşağa aktarılan özellikle fiziksel realite hakkındaki inanç kalıplarından özgürleşmek, kültürel etkilerin izlerinden arınmak-sürüden ayrılarak öz benliğimizin özgün ışığını ışımak adına gümüş kapı bir kez daha aralanıyor. 

Ay, 12.40-16.10 zaman aralığında Yengeç burcunda, hafızamızın döngülerinde özgürce dolaşıyor, boşlukta.

Ay, cesur yürek Aslan burcunun sıcak ve kuru doğasında ışığını küçültürken, ışığın savaşçısı Ares ile dayanışma yönünde heybetli bir ritimde ilerliyor…

(Ay-Mars sekstil açı dinamiği), hayatın güzelliklerini yaratıcı bir tonda cömertçe paylaşma yönündeki motivasyonumuz dört dörtlük bir ritimde ivme kazanabilir. 

Akşam saatlerinde (19.00 ve sonrası) varoluşsal doğamızdaki doğal bir yeteneğimizi ihtişamlı ve eğlenceli bir tonda sergileme yönünde kendimize inanarak eyleme geçebiliriz. 

Haftanın en lütufkar günü (25 Ağustos Perşembe): Hümanist ve idealist bir süreçteyiz. Ay, balsamik fazda, ateş elementinin sabit nitelikteki burcu Aslan’ın yaratıcı doğasında bütünleşme-bırakma ve kabullenme enerjilerini sahneye koymakta. Günün ilk ışıklarıyla birlikte (07.00 civarı) Artemis ile Zeus arasında lütufkar bir sohbet hasıl oluyor (Ay Jüpiter-Koç burcunda geri harekette- üçgen açı dinamiği). Bu sohbetin bel kemiğini “Venüs” gezegenin kapsama alanına giren konuları temsil etmekte. Venüs gezegeninin Aslan burcundaki seyrini ve Ay Düğümleriyle kare açı ilişkisinde olduğunu da göz önünde bulundurduğumuzda, koşulsuz sevgimizi ete kemiğe büründürebileceğimiz arenalarda var olabilir, kalbimizin özgün melodisini sanat aracılığıyla ifade etmeyi seçebiliriz. Odağımızı, yaşam döngümüzde bize keyif ve zevk duyumsatan alanlara yöneltmemiz güzel ve anlamlı olabilir. 

Haftanın en güzel günü (26 Ağustos Cuma): Şöyle sesleniyor : 

“Kader diyemezsin, sen kendin ettin.” Günün akışında bazı gelişmelerin mevcut düzenimizi sarsması olasılıklar dahilinde, özellikle ruhsal boyuttaki büyümemizi desteklemeyen ancak bugüne değin destek gibi görünen kösteklerin farkındalığına varmak, ve maskesi düşen destekleri yaşam döngümüzden süpürmek adına oldukça dinamik bir süreçteyiz. 

Ay, balsamik fazda, Aslan burcunun asil doğasında öz’e güvenerek cesur bir ritimde ışığını iyice küçültmekte, bu karanlık aşamada, gizli kalmasını istediğimiz aman kimseler duymasın, aman kimseler görmesin, aman kimseler bilmesin diyebileceğimiz bazı eylemleri tezahür ettirmek için ideal bir zaman kalitesi olabilir. Balsamik ay fazına “Cadılar Ayı” da denilirmiş. Özümüzdeki “cadı” enerjisini ortaya koymak ve Yeniay sürecine ilişkin vizyonlarımız üzerine odağımızı güçlü bir şekilde konsantre etmek adına çok verimli bir gün. 

Ay, sabahın erken saatlerinde Satürn gezegeniyle karşı karşıya durduktan (Ay-Satürn karşıt açı dinamiği) hemen sonra taa ki 27 Ağustos 03.25’a değin boşlukta ilerliyor! 

Ay, boşlukta iken enerjisi çok güçlü sadece bu güçlü enerjinin akacağı bir rota mevcut değildir. Bu bağlamda bu güçlü enerjiyi bütünüyle içsel dinamiklerimize odaklayarak  içgörü geliştirmek, en çok kendimizden öğrenebileceğimiz bir süreç olması  adına çok verimlidir. Ay, biricik ve yegane aşkı Güneş ile birleşmeye doğru cesur adımlarla yol alırken, dinlenmeyi de hatırlamamız faydalı olabilir.

Haftanın son günü (27 Ağustos Cumartesi): “Aman ha adımına dikkat!” uyarısında bulunmakta. Bu adımı soyut ve somut boyutta göz önünde bulundurmamız yerinde olabilir. Ay, on parmağında on marifet  Başak burcunun hizmet odaklı, mükemmeliyetçi doğasında yeniden doğmaya doğru çatışma zemininde biraz zihni sinir bir tonda biricik ve yegane aşkı Güneş’e doğru yol alıyor. Öz olarak bu çatışma bilinç dışı ile bilinç düzeyinde nitekim, Ay ışığını Güneş ile birleştirmeden hemen önce eylem fonksiyonumuz Mars gezegeniyle uzlaşı arayışında (Ay-Mars kare açı dinamiği), ve Yeniay’ın ışığı ilk olarak Uranüs gezegeniyle akışkan bir tonda (Ay-Uranüs üçgen açı dinamiği) buluşuyor. Ay ve Güneş ,Başak burcunda “Merkür” gezegenin kısmi asalet ışığında birleşiyorlar, Mars gezegeni İkizler burcunda “Merkür” gezegeninin kısmi asaletinde konumlanmakta. Merkür gezegeni ise Terazi burcunda “Satürn” gezegenin kısmi asaletinde. Bu zeminde tek söylenebilecek söz: “ABRAKADABRA”.

*Kırkoğlu, H. R. (2018). Göklerin Bilgeliği Okulu
1. Semester Ders Kitabı., sy.:27.

                                        Işık Olsun!

Özge Genlik - mistikalem.com