31 Ocak - 20 Şubat Merkür Retrosu

Merkür, 2015 Ocak-Şubat günlerinden sonra tekrar 31 Ocak-20 Şubat tarihleri arasında Kova burcunda Retro yapacak. Durağan konumu falan derken bu süreç 29 Ocak- 22 Şubat arasını bulacak. Retro Merkür 11 Şubat Yeniayından, 17 Şubat Satürn/Uranüs karesine kadar, ay boyu gerçekleşecek birçok gök olayına da eşlik edecek. Bu Retro eski bir şeye yeni gözle bakmak, eskimiş bir şeyin içinde devrim yapmak, biteni temizleyip, yenisinin temelini atmak arzusuyla başlayacak, herkesin gerçekçi yerini gördüğü, hiyerarşinin sağlıklı biçimde oturduğu bir sessizlikle sona erecek. Bir yerde herkesin az veya çok alçı sıvaları dökülecek.

İnsanın kendilik algısını dört duvar bir ev olarak düşünün. Bu ev bizi dışarıdan geleceklere karşı koruyan ve devam etmemizi sağlayan bir yuva gibidir. Bu yüzden insan bu ev Bağcılar’da da olsa Etiler’de de, onu korumaya daima çalışır. Bu yüzden duvarların pürüzsüzlüğü, netliği ve düzgünlüğü için “alçı algılar” kullanır: yani kendindeki bazı çelişkileri saklamak amacıyla bazı yanlarını aşırılıklarla “düzler”. Bu aşırılıklar, pozitif olabileceği gibi negatif de olabilir. Aşırı harikalık algısı kadar, aşırı acziyet algısı da bir sıvadır.

Duvardaki basit, mesela çivi oyuklarını falan kapatmak söz konusu olduğunda bu alçı sıva işi normal, hatta sağlıklıdır, ancak koskoca delikleri kapatmaya çalışır hale geldiğimizde, bu dışarıdan hemen anlaşılır. Aynı bizim diğerlerinin kendilik veya onu korumak için yarattıkları dış dünya algılarındaki aşırılıkları anında fark etmemiz, hiç değilse sezmemiz gibi, diğerleri de bizdeki sağlam duvarla tok sesi veremeyen alçı duvar arasındaki farkı anlarlar. Herkes birbirindekini gördüğü için, ona hep diğeri yalancı, aldatıcı ve maskeli gelir (= oysa dediğim gibi, herkesin evinin bir kenarında en az bir kova alçı daim hazır bekler.

Bu ay bu şipşak sıva işinde aşırıya kaçarak, sağlam olması için beton gerektiren ama alçıyla kapattığımız yerlerimizi göreceğiz. Bunun bir sonucu olarak da aslında riya ile var olan duvarlarımızın bize haksızca sağladığı konumları.

Gördüğümüzde belki duvarı komple yıkıp baştan inşa etmeye karar vereceğiz belki eksikleri kapayacağız ama her halükarda alçıyla devam etmek pek mümkün olmayacak. Alçı konusunda yani şişirilmiş ama altı boş söylemlerde, ithamlarda, iddialarda veya davranışlarda ısrar edenlerimiz, etrafının net ve sert tepkileriyle karşılaşacak dahası haksız bir konumu işgalle suçlanacak. 8 Şubat bu bağlamda ilk önemli tarih. Bu tarih civarında şişme otoriteler ya da aksine acziyetlere karşı isyanlar, tartışmalar, protestolar yükselebilir. 10 Şubat bu alçı maskelerin düşmesi için ilk önemli tarih olabilir. 11’inden sonra, retronun kalan yarısı, kendisiyle yüzleşebilenler için doğru yolu tekrar çizme ve rota tayini ile geçebilir. Bu ay önemli olan totalde ne istediğimizden ziyade (Aslan) şu an için ne yapabileceğimizi, üzerinde durduğumuz platformu, evimizin duvar kalite ve sağlamlığını iyi analiz etmek (Boğa) ve ortaya çıkan gerçekle yüzleşip, ona göre bir dönüşüm planı kurmak (Kova) olacaktır ya da zaten günler ile gelen deneyimler, bizi bu gerilimin ortasında bırakacaktır.

Kral Çıplak hikâyesini hepiniz hatırlarsınız. İşte bir yanımız zirvede olduğu için yanlış ve kusur kabul etmek istemeyen kral gibi, bir yanımız bizi ayakta uyutan terziler gibi bir yanımız ise “Kral Çıplak!” diye bağıran o çocuk. Bu ay hem içimizden hem de dışarıdan, birçok olayın içinde bu nida yükselecek, artık birileri bu oyunu, bu sahneyi daha fazla “mış gibi” götürmek istemeyecek ve herkes birbirini bu konuda dürtecek.

Son olarak: 2015 Kova retrosunda Özgecan Aslan hunharca katledilmişti. O, şu an ülkemizde bu kadar gündem olabilen kadın hakları davasının son dönemide ilk yanan önemli meşalesi, dönüm noktasıydı. Onun katli, kralın çıplak olduğunu hepimize geri dönülmez bir biçimde göstermişti. İnsan ve azınlık haklarının, eşitliğin ve hümanizmin burcu olan Kova retrosunun, bu sefer kimsenin gözüne bir gerçeği sokmak için bu kadar büyük bir acı ile kendine kurban seçmemesini diliyor, buna müsaade edecek hiçbir ilişki, ortaklık ya da bağ içinde olmamanızı umuyor, son olarak bu vesileyle onu da rahmetle anıyorum. Yaşamın bir toplumun kendi duvarlarındaki gediklere kör kalmasıyla tarifi imkansız bir canilikle son buldu, ama ebedi Ruhun huzur bulsun Özge.

Caput Draconis - mistikalem.com

Prof. Yaşam Koçu, NLP ve Öğrenci Koçluğu
Usui-Kundalini Reiki II
Seans/iletişim: [email protected]

www.youtube.com/user/thejenrachelblack