8 Ağustos Aslan Burcu Yeni Ayının astrolojik yorumu

09 Ağustos 2021 Pazartesi
8 Ağustos Aslan Burcu Yeni Ayının astrolojik yorumu
8 Ağustos Aslan Burcu Yeni Ayının astrolojik yorumu

08.08.2021 Pazar Günü 16:49 da «Güç ile dengelenmiş sükunetin» simgesi Aslan Burcu sürecinin 2. dekanında (16°/Jüpiter gezegenin yönetiminde) , Satürn gezegenin kısmi asalet ışığında, tek ısı ve ışık kaynağımız Güneş in yönetiminde,dodekatemoria olarak «Kova» burcu sürecinin söz sahibi olduğu; “yaşam gücümüze” bakış açımızı 360 derece değiştirecek ve her birimizden çok önemli bir fedakarlık talep eden güçlü bir Yeniay doğarken,: «İmkansız gibi algıladığını tezahür ettirmeye şimdi başla!» diyor.

İmkansızı Gerçekleştir…

Kral/Kraliçe arketipi ile ilişkilendirilen Aslan burcu; ışığı spiritüel ve fizyolojik boyutta güçlü bir biçimde yönlendirme iradesine sahip, doğuştan doğal bir liderdir. Bir aslanı aslan yapan ise; yeri geldiğinde kendi iradesinden vazgeçerek nefsini gerçekleştirmek üzere yeni diyarlara yelken açabilmesidir. Gerçekten güçlü, cesur ve yenilmez olduğunu idrak etmiş bir birey egosunu çarmıha germe riskini her an göze alabilir.

Aslan burcu; vücudumuzda dış dünyayı ilk algılayan ve kendine ait bir sinir sistemi olan kalbimiz ile ilişkilidir bu bağlamda bireyin kendini ifade ederken eş zamanlı olarak kendisi için ‘önemli’ olanı yaratması bu yaratım sürecinde özgün kalp ritmine olan sadakati ön plandadır.Aslan burcu; her birimizin özündeki çocuğu da simgeler bu bağlamda daima «şimdi» de köklenmiş bir bilinç boyutunu ışımaktadır.

Şimdi, bu Yeniay sürecinde güçlü bir risk alarak bilinçdışımızın krallığının bilinmez diyarlarını feth etmek üzere yelken açtığımızda bir Güneş gibi parlayarak canlılıkla, öz’e güvenle, öz sevgi nin ışığını ışıyacağımız öz merkezimizi fark edebiliriz.

Yeni Bir Dünya Vizyonu

Yeniayın temel zemininde fütürist Kova burcunun akılcı rüzgarlarının vurgulanması; «insancıl» değerlerin kökündeki paylaşımcı, demokratik doğamızı tetikleyen evrensel temaların zamanın özgün akılcı ritminde umudun ışığı ile aydınlanacağını işaret etmekte.

Sezgisel farkındalığımızın ışığında; odağımızı «şimdi»nin gücünden aldığımız destek ile geleceğe doğru sağlam, kararlı, kalıcı bir ritimde yöneltmemiz aynı olguya farklı açılardan bakabilme ve özgün bir formda yorumlama yeteneğimizi ön plana çıkartırken, «bilgi» nin ışığı ile evrensel gerçekliğin temelinde yeni bir dünya vizyonunu kristalize etmeye başlıyoruz.

Yaşam Felsefemizin Tazelenme Süreci

Yeniay’ın doğduğu anın haritasında «Yay» burcu dinamiğinin yükselmesi; içimizdeki kaşif ruhunu da tutku ile ateşlemekte.

Yay burcu; «bir dünya vatandaşı» olma bilinci ile ilişkilidir. Bizleri bugüne değin topluma nasıl entegre olduğumuzu doğruluğun-dürüstlüğün ışığında keşfetmeye yönelten ilham ateşinin dönüşüm gücünü duyumsuyor musunuz?

Dünyamızın bugüne değin duyumsamadığımız boyutlarına doğru bireysel sınırlarımızı aşmaya, kendi «imkansızımızı» gerçek kılmaya yönelik zihinsel boyutta göçebe bir yaşam dinamiği deneyimleye ne dersiniz?

Yeniayın ışığının ilk birleşeceği gezegenin Merkür olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda yeni yolculuğumuzdaki ilk durağımız: «akıl kütüphanemiz».

 Öz yaşam gücümüzü sesimiz ile nasıl ete kemiğe büründürmeyi seçtiğimiz önem kazanıyor. Nefesimizin ritmindeki gerçekleştireceğimiz bilinçli bir değişim dünyayı algıladığımız filtreyi de değiştirecektir.
İçimizdeki fısıldayan sesleri , benliğimizin farklı bölümleri arasındaki içsel diyaloğun ritmini de dinlemeyi hatırlayalım.

Her An Her Şey Olabilir

Bilinçdışı krallığımızın bilinmez ücra köşelerini bilinçli bir farkındalıkla aydınlatmaya doğru yelken açtığımız bu yeni serüvenimizde; her an her şey olabilir.

Yeniay doğarken: «kendi imkansızını gerçekleştirmeye başla!» diyordu değil mi ?

Ve bu başlangıç kendi merkezimizden başlamalı, bunun için de her nerede olursak olalım, hangi zaman ve alan boyutunda var olursak olalım hiç değişmeyen hep aynı kalan ne? Sorusuna yanıtımız net olursa yolculuğumuz daha rahat ve akışkan bir ritimde tezahür edebilir.
Bir başka deyim ile «Kral çıplak» diye haykıracak o masum ve bir o kadar da gerçekçi çocuksu doğamızı ortaya koyacak cesaretimiz var mı?

Yeniay'ın ışığının kurduğu bağlara (açı dinamiklerine) baktığımızda: Sabit nitelikteki burç dinamiklerinde oluşan T-kare açı kalıbının Apex gezegeni: Jüpiter gezegeninin kısmi asalet ışığı altındaki »Uranüs».

Bu noktada her ne yaşanmış ve deneyimlenmiş olursa olsun her şeyin refahımız adına tezahür ettiği bilincinde olmak önem kazanıyor ki deneyimlediklerimizin bugünkü bilinç doğamızın zenginleşmesine nasıl hizmet ettiğini görebildiğimiz an; iyileşme sürecimiz başlayabilir.
Uranüs gezegeni; «ruhsal dönüşüm»ü sembolize eder ve bireyselleşebilmemiz adına bize meydan okuyucu ani sarsıcı deneyimleri zaman zaman şakacı bir üslup ile bizi sınavına tabi tutar.
Uranüs ün sınavı bu kez kendi krallığımızın sınırlarını ne kadar iyi tanıdığımızı ve krallığımızı ne ölçüde yaratıcı bir formda yönettiğimizi test ediyor. Yönetim sürecimizde varoluş doğamıza uygun, bilinçli bir ritimde cesur kararlar alarak tebaamızın değişen isteklerine ne ölçüde duyarlıyız?
T-kare açı kalıbının apex inde (kilit noktasında) yer alan gezegenin gerçekleştirdiği açı dinamikleri bu kilidi açabilecek potansiyeli ışırlar. Başak burcunda yer alan Mars gezegeni yaklaşan bir üçgen açı ile Uranüs gezegenine lütufkar bir tonda hafif hafif dokunmaya başlamış.

Bu bağlamda önümüzdeki süreçte; yaşam döngümüzde rasyonel aklımızın ışığında temkinli adımlar ile ilerlememizin altını çizmek faydalı olabilir. «Sağlık» temasını mikroskop altında irdeleyeceğimiz yeni bir döngünün eşiğindeyiz. Önümüzdeki döngüde öz marifetlerimize odaklanarak eşsiz içsel kaynaklarımız ile verimli, faydalı, pratik olmaya özen göstermemiz, kendi kendimize yetebilen bir insan olma yönünde bizi destekleyecektir.

Haydi imkansız olduğuna kendinizi inandırmayı seçtiğiniz her şeyi imkanlı hale dönüştürmeye hazır mısınız?

Nereden başlıyoruz?

Kendi içimizdeki Güneş’in gücünü (özümüzdeki merkezi keşfetmek) bilmekten.