9 Mayısa dek bizi nasıl bir astrolojik atmosfer bekliyor?

28 Nisan 2021 Çarşamba
9 Mayısa dek bizi nasıl bir astrolojik atmosfer bekliyor?
9 Mayısa dek bizi nasıl bir astrolojik atmosfer bekliyor?

27.04.2021: Akrep Burcun’da Münzevi Bir Dolunay ya da HAYAT VEREN İKSİR

9 Mayısa değin (11 Mayıs’ta Jüpiter gezegenin kısmi asaletinde Boğa burcunda bir Yeniay doğuyor) bizi nasıl bir atmosfer sarıp sarmalıyor?

12 Nisan Koç burcunun ‘Yay’ burcu dekanında Mars gezegeninin kısmi asaletinde doğan Yeniay «Kendini Oku» çağrısını özümüzdeki kahramana iletmişti.  15 günlük süre zarfında özümüzdeki kahraman ‘yeniden doğuş’ sürecine doğru sonsuz yolculuğunda yeni bir yenilenme döngüsüne cesaretle adım atmıştı.

Şimdi okuduklarımızı değerlendirme ve değerlendirme sonucunda özet bir bilgi paylaşma vakti! Hayat veren iksiri içmeye hazır mısınız?

Ama önce kara gölün karanlık, derin sularına dalış gerçekleştireceğiz…

Akrep burcu Zodyak çemberinin «dönüşüm» boyutunu ışıyan dişil/sabit/su elementi niteliğinde , güçlü-konsantre bir enerji ile yaşamın gizemlerini ortaya çıkaran, yaşamın tohumda devam ettiğini işaret eden, ölümün farkındalığını yansıtan, tutkulu-derin-azimli-sezgisel-iyileştirici nitelikleri olan bir burç sürecidir ve Kova burcunun antisya burcudur. Bu bağlamda öz hakikatimizin
bilgisine ne kadar vakıf olduğumuzu derinden sorgulayacağımız bir süreçteyiz.

KARA GÖLE DALMAYA HAZIR MIYIZ?

Dolunay, 07° 06’ Akrep burcunun, “Oğlak burcu” dekanında (dodekatemoria) tezahür etti . Oğlak burcu; balık kuyruklu keçi olarak toprak elementi niteliğinde olsa da özünde su elementi ile de ilişkilidir. Dişil ve öncü niteliktedir. Öncü niteliğini, birşeyi tasarım boyutunda risk alarak tezahür ettirir. Oğlak burcu “benliğimizin bütünleşmiş doğasını” simgelemektedir. Akrep burcu gibi hırslı-kararlı ve odaklı bir enerjiye sahiptir. Yaşam döngümüzün iskelet sistemi gibidir.

Bu bağlamda dolunayın Oğlak burcu dekanında tezahür etmesi; yeni bir yaşam tasarımı gerçekleştirmemiz yönünde itici güçlü bir kuvvet duyumsamamıza vesile olmaktadır. ğımızdan kesip bırakmamızı ve gereksinim duyumsadıklarımız için ise koruma yönünde irademizin gücü ile
inisiyatif almamızı sağlamaktadır.

Mars gezegeninin şu an için deklinasyon sınırlarını aştığını (out of bounds) ve duygu ustası Yengeç burcunun duyarlı, besleyici sularında yolculuğuna hassasiyetle devam ettiğini göz önünde bulundurduğumuzda ve Mars gezegenin yöneticisi olduğu burç süreçlerinin Koç = «doğum», Akrep =«ölüm» ana temalarını da ışımakta olduğunu değerlendirdiğimizde, ölümün yaşamın bir parçası olduğu hakikatine uyanarak ölüm-doğum döngüsünde öz potansiyelimizin ışığında kendimizi yeniden aşkla doğurmamız ve öz niteliklerimize uygun bir yaşam formu tasarlamamız yönünde destekleniyoruz.

Geçmişten özgürleşerek, öz benliğimizin seçim hakkını hatırlayacağımız,  ruhumuzu özgür kılacak yıldız kapısının gümüş anahtarı kara gölün karanlık,  soğuk sularının dibinde bizi bekliyor!

Yeniay sürecinden bugüne değin bizi yaşamı hissetmekten alıkoyan en derin korku hissiyatlarımızın DNA kodunu keşfetme ve okuma fırsatımız oldu, şimdi yüzleşme ve meydan okumaya doğru ilerliyoruz ama karagölün derin sularında yaklaşık 1 saat boyunca nasıl nefesimizi tutacağız?

Kara gölün karanlık derin sularında 1 saat boyunca nasıl nefesimizi tutabileceğimizi Dolunayın ilişki kurduğu gezegen dinamikleri bize söyleyecek ancak en temel olarak : öz varoluşsal yaşam enerjimizi duyumsamamız bu süreçte çok önemli.

Akrep, Boğa ve Oğlak burçları «cinsel enerji» = «varoluş enerjisi» ile yakından ilişkili burç süreçleridir. Öz yaşam enerjimizi ehil bir biçimde nasıl yönlendirebileceğimizi ise dolunayın ışığın oluşturduğu T-kare açı kalıbının apex (kilit noktası) noktasındaki Satürn gezegenin Chiron (Kiron) a ahenkle, destekli dokunuşu ile hatırlayabiliriz.

İlk ana rahmindeki bağlanma ilişkilerimizdeki travmaların çözümünü de deneyimlediğimiz bu süreçte kendimiz ile yüzleşiyoruz hem de bu sefer kaçış planlarımız bizi labirentin içerisinde çok daha derin bir boyutta kaybolmamıza sebebiyet verebilir. Bu sefer çok özlü iksir pek bir işe yaramayacak gibi görünüyor

Bir ihtimal; «veritaserum» (en karanlık sırları anlattıran iksir) işlevsel olabilir.

PRİORİ INCANTATEM

Dolunayın ışığı, Dane Rudhyar ın deyimi ile; «her seviyede bütünün bütünlüğünü iyileştirici ve destekleyici kudreti» ; Neptün gezegeni ile 135 derecelik bir açı (Birbuçuk kare) gerçekleştiriyor. Ayrıca Juno astreoidi ile de yarım kare açısı mevcut. Yarım kare ve birbuçuk kare açıları; bir kare açıya göre enerjinin somut boyutta tezahürünü daha kolay gerçekleştirirler. 

Dolunayın ışığının Juno astreodine olan yarım kare açısı; partnerimize yansıttığımız bilinçdışı dinamikler ile yüzleşmemizi, duygusal ihtiyaçlarımızı tatmin etmek için ortak inanç ve hayalleri paylaştığımız ilişkiler yönünde ilerlememizi destekliyor.

Genel olarak değerlendirdiğimizde; dolunayın enerjisi bizlere hakikatin ışığı ile bir olmanın yolunun: kendi gölgelerimiz ile yüzleşerek ve öz yaşam enerjimizin farkındalığını idrak ederek yeni bir yaşam boyutu tasarlamaktan geçtiğini söylüyor.  

Ve pek tabi «ölüm»ün bizlere hatırlatmak istediği en temel mesajı :  «yaşamı var eden iki güçten biri olduğunu» görmemizi, idrak etmemizi fısıldıyor.

SOLVE ET COAGULA

Akrep burcu «şifa» yeteneği olan bir burç olduğu için ölümün de dönüşümsel bir şifa süreci olduğunu hatırladığımızda, şifanın küçük değişim adımları ile yavaş yavaş tezahür eden bir süreç olduğunu görebiliriz.

Her birimizin önceliği; «iyileşmek» evet ama enerjimizi odaksız bir biçimde boş yere heba etmek yerine, konsantre olmuş ve yoğunlaşmış bir şekilde olanı olduğu gibi kabul zeminimize koşulsuz sevginin enerjisi ile alarak daima yolda olmayı gerektirmektedir.

Şifa süreci sonsuzdur! Bir bitiş veyahut başlangıç noktası mevcut değildir ancak bugün siz bu hususta özellikle dünyamızı iyileştirmek adına kendiniz için bir değişim süreci başlatabilirsiniz. Bu ilk adım; bilinçdışında yatan pre-natal gerginliğin çözümü üzerine odağınızı yöneltmeniz ile çok güzel bir başlangıç olabilir.

MOMENTO MORİ

Dolunayın enerjisi 11 Mayıs Salı günü Boğa burcunun «Oğlak» burcu dekanında, Jüpiter gezegeninin kısmi asaletinde tezahür eden Yeniayın 2 gün öncesine  (9 Mayıs) değin etkin oluyor .

Bu süreçte neler gerçekleştirebiliriz?

1. İlk travmamız olan «doğum travmamız» üzerine bir psikolojik sağaltım sürecine başlamayı ve «doğum hikayemizi yeniden yazmayı» seçebiliriz.

2. Kendi ölümlü doğamız üzerine odaklanmamız ve yaşam enerjimizi nasıl kullanmayı seçtiğimizi gözlemlemek fayda sağlayacaktır.

3. Özellikle kendimiz ile olan ilişki bağımızdaki bağımlılıklardan özgürleşmek adına psikolojik danışmanlık sürecine başvurabiliriz.

4. Yaşamı hissetmekten alıkoyan korkularımızı somut boyutta tespit etmeye yönelebiliriz.

5. Korkularımıza «Avada Kadevra» deme zamanı !

6.Bizi biz yapan en güçlü yönlerimiz üzerine odağımızı yönlendirebiliriz

7.Annemiz ya da bize birincil derece bakım sunan kişi ile ilişkimizdeki dinamiği iyileştirmek adına özellikle bedenimiz ile yeniden bağ kurmamızı destekleyici psiko-drama/ yaratıcı sanat terapileri/ aile dizilimi uygulamalarından fayda sağlayabiliriz.

8, Yoga uygulamalarına başlamak için harikulade bir süreç! Yoga; dikkat dağınıklığını ve otomatizmi boyunduruk altına alan, zihni disipline ederek zihinsel izleri çözümleyen en kadim ilimdir ve öz saf benliğimiz ile olan ilişki dinamiğimizi hızla yeniden yapılandırır.

9. Madde olan ilişkimizi mutlak suretle zihinsel ameliyat masamıza yatırmalı ve yeniden yapılandırmalıyız.

10. Ruhumuzun öz besini olan; «meditasyon» uygulamalarını hayatımızın bir parçası haline getirmek işlevsel olacaktır.