MANİFESTLİYORUZ...
"İki keşiş, rüzgarda çırpınan tapınak bayrakları hakkında hararetli bir tartışma içindeydi. İlk keşiş şöyle dedi: 'Bayrak hareket ediyor.' Diğeri ona cevap verdi: 'Hayır, rüzgar hareket ediyor.' Bir türlü anlaşamadılar; ta ki usta Hui-neng ortaya çıkıncaya ve şöyle deyinceye kadar: 'Hareket eden ne bayrak ne de rüzgar. Hareket eden, zihinleriniz!'"*
Değerli okurlar,
Yılın ilk Ay döngüsü evrensel kardeşliğin simgesi özgecil Kova burcunun ilk dekanında (9° 51'/ Venüs gezegeni; dekan yöneticisi) aşkla tezahür ediyor! 29 Ocak Çarşamba günü (15.35) bilinçdışımızın ritmini ışıyan Ay, yegane aşkı ,Güneş ile Hathor'un şahitliğinde (Venüs gezegeninin kısmi asalet ışığında) olumlu düşüncenin sembolü, Boğa burcu dodekatemoriasında birleşiyor, somut sonuçlarıyla 29 Temmuz 2026 tarihinde yüzleşeceğimiz , ölüm-doğum döngüsünün güzelliğinin hedefe varış noktasını bilmekte değil bizi bu dünya adını verdiğimiz gezegene, ete kemiğe bürünmemiz için çeken öz sebepte var olduğunu bilincimizde aydınlatacak dingin bir ay döngüsü başlıyor, havamız bir anda değişiyor...
"Tüm kuvvetler arasında en güçlü kuvvet; aşktır. Aşk, yaşam verir ve yaşamın üstünde hiçbir şey yoktur." Hermes Trismegistus
HAVADA "AŞK" KOKUSU VAR !
Aklın ötesine geçen bilişle bağımızı nitelendiren, yaşam veren hava elementinin eril ve sabit niteliğindeki, bir yaşam gurmesi olma bilincini ışıyan su taşıyıcısı Saka (Kova) burcunda doğan Yeniay sürecinde, enerjiyi harekete geçiren manyetik kuvveti niteleyen İnanna/ İştar/ Hathor/ Aphrodite (Venüs gezegeni) başrolü oynuyor. Işıkların birleşim anındaki derecede, toprak elementinin dişil ve sabit niteliğindeki verimliliğin, dinginliğin, huzurun sembolü Boğa burcunun konumlanıyor olması, özümüzdeki potansiyel enerjiyi özgün bir tonda seslendirebileceğimizi vurgulamakta. Özde neye/nelere sahip olmak istiyoruz ?, Neleri arzuluyoruz?, Yaşam döngümüzün hangi alanlarında zenginleşmek istiyoruz? suallerinin yanıtlarına ilişkin somut ve yaratıcı adımlarla iz bırakmak adına çok güzel bir sürece başlarken nasıl bir gerçekliği deneyimleceğimizin ana unsurunun; kendimizle kurduğumuz ilişkinin dinamiğine bağlı olarak form kazandığını hatırlamamız faydalı olabilir. Bir başka deyimle, yaşam döngümüzde istediklerimizi değil, biz ne isek (hangi frekanstan yayın yapıyorsak) onu çekerek deneyimliyoruz. Bu bağlamda yapılan olumlamalar, görsel çalışmalar, manifest çalışmaları vb. kendimiz üzerine bilinçli bir farkındalıkla çalışmaya eğilmez isek hiçbir işe yaramayacaktır. Öncelikle hafızanın derinliklerine erişim için kullandığımız en değerli aracımız olan; "zihnin" eğitilmesi elzemdir. Zihni boyunduruk altına almak için ise insanoğlunun en önemli besin kaynağı; "meditasyon" u beslenme rutinimize eklememiz yararlı olacaktır.
Özümüzdeki tüm karşıt enerjileri birleştiren-dengeleyen-uzlaştıran gücü simgeleyen Venüs gezgeni yücelim asaletinde hiçlikten beslenen Balık burcunun engin okyanusunda kulaç atarken, kozmik antetimiz Neptün gezegeniyle birleşiyor. Bu gezegensel kombinasyon "ilahi aşk"ı nitelerken kendimizi bir yola adamak, meyvelerine bağlı olmaksızın sadece aşkla tüm insanlık ailesinin iyiliğine hizmet edebilecek yeni bir eylem başlatmak adına da ideal bir zaman kalitesindeyiz. Peki bu eylem ne olabilir? Sezgilerimizin bize yol göstermesine izin vererek yanıtı duyumsayabiliriz.
"Bilim insanı, doğrudan bir sonuç hedeflemez. Gelişmiş fikirlerinin hemen alınmasını beklemez. Onun çalışması gelecek nesiller için bir temeldir. Yaşar, çalışır ve umut eder." Nikola Tesla
SAMSARA DÖNGÜSÜNDEN ÖZGÜRLEŞMEK
Yeniayın doğum anında "İnsanlığa Açılan Kapı"yı nitelendiren besleyici, özverili Yengeç burcu yükseliyor, eylem fonksiyonumuz Mars gezegeni Yengeç burcunun şefkatli sularında geri hareketini sürdürmekte birlikte Yeniayın ışığının yönetici gezegeni Satürn'e ve Venüs-Neptün birleşimine lütufkar bir tonda dokunmakta. Kova( Saka) burcu da glifinde tek "insan" olan burç olduğunu göz önüne aldığımızda, bu Yeniay döngüsünde kendi insani doğamız hakkında derin bir tefekkür gerçekleştirmemiz bundan sonraki yedi kuşağı nasıl bir etki yararatabileceğimizi düşünerek eylemde olmamız ve en önemlisi öldükten sonra ardımızda nasıl bir seda bırakma niyetinde olduğumuzu da gözden geçirebiliriz. Zamanın kapılarından geçerek samsara döngüsünden nasıl özgürleşebileceğimize dair "ses" in iyileştirci gücünden faydalanmayı seçebiliriz.
"Zaman göründüğü gibi değildir. Sadece tek bir yöne doğru akmaz ve geçmişle gelecek aynı anda gerçekleşir." Albert Einstein
Tanrıların Tanrısı Zeus (Jüpiter gezegeni) sesin kutsallığının bilincinde olan dualite bilincini ışıyan İkizler burcunun meraklı doğasında geri hareketini sürdürürken Yeniayın ışığıyla lütufkar bir tonda ilişki kurmakta (Yeniay- Jüpiter üçgen açı dinamiği); içsel bilgi zenginliğimizi duyumsamak adına ideal bir süreci işaret ediyor. Mevcut bedenimizdeki hayat tecrübelerinden özümsediğimiz bilgilerden istifade ederek henüz tamamlamadığımız projelere, eğitimlere, düşüce süreçlerini vb. bambaşka bir perspektiften yeniden ele almak için iyi bir zamanlama olabilir. Spiritüel ses formülleri olan "mantra" larla çalışmak adına da güzel, verimli bir döngüdeyiz (özellikle "Humee Hum Brahm Hum" mantrasıyla çalışabilir).
Işık Olsun!
*Sasson, E. G. (2018). 2019 Astrolojisi İçindeki Çocuğu Doğurmak., sy.: 35., Butik Yay., İst.
- 14 Ocak 2025
- 19 Aralık 2024
- 15 Kasım 2024
- 01 Kasım 2024
- 21 Ekim 2024
- 01 Ekim 2024
- 18 Eylül 2024
- 03 Eylül 2024
- 25 Temmuz 2024
- 01 Haziran 2024
- 20 Mayıs 2024
-
10 Mayıs 2024
"YAŞAMAYA BAK DOYA DOYA" = Boğa Burcunda 'İyimser' Bir Ay Döngüsü