Ali Rıza Bayzan Ali Rıza BayzanSufi ile Terapist

Tümevarmadan ahkam kesmek kolay

02 Şubat 2019 Cumartesi
Tümevarmadan ahkam kesmek kolay
Tümevarmadan ahkam kesmek kolay

OHOOOO ÖYLE TÜMEVARMADAN AHKÂM KESMEK KOLAY AMA O ZAMAN SİNEK DE KAPTAN OLUR

Ahkâm kesmeyi kesin bir dille konuşmayı severiz ya, bu aklıma siyah kuğu olayını getirdi. 

Bir zamanlar Batı'da bilinen kuğuların hepsi beyazdı.  Ve buradan hareketle "Bütün kuğular beyazdır." diye bir tümevarımsal akıl yürütme yapılıyordu.

Bir zamanlar ansiklopediler bütün kuğuların beyaz olduğunu yazarmış. Ama Avusturalya keşfedilip siyah kuğular görülünce bu akıl yürütme tepetaklak olmuş.

Demek ki tümevarmak öyle kolay değilmiş. Tümevaramadığımız durumlarda koşullu, olasılıklı ve göreceli bir dil kullanmak daha doğru imiş. Gördüğümüz kuğuların hepsi beyazsa "Bildiğimiz kuğuların hepsi beyazdır." diyebiliriz ancak. İlla da "Bütün kuğular beyazdır." demek istiyorsak için dünyadaki bütün kuğuları tek tek incelemek ve beyaz olduğunu görmekten geçer ancak.

Üstelik bu da sadece bizim inceleme zamanımızı kapsar; çünkü eski zamanlarda ve gelecek zamanlarda beyaz olmayan kuğuların gelmeyeceğini garanti etmez.

Mevlana'nın öyküsünün tam zamanı:

"O sinek eşek sidiği birikintisindeki saman çöpünün üstünde gemi kaptanı gibi baş kaldırıp, / “Ben, deniz ve gemi hikâyesini okumuş, bir zaman bunu düşünmüştüm./İşte şu deniz, şu gemi, ben de ehliyetli, rey ve tedbir sahibi bir kaptanın” dedi./ Deniz üstünde salını sürüp durmaktaydı. O kadarcık bir su ona haddinden fazla göründü./ O sidik, sineğe göre hudutsuzdu. Sinekte, onu olduğu gibi görecek göz nerede?/Onun âlemi kendi görüşüne göre olur. Gözü, bu kadardır, denizi de ona göre!" (Mevlana, Mesnevi, I/1082-87)

Ali Rıza Bayzan - Mistikalem.com