Yengeç Burcunda Yeniay: "Evrendeki En Güvenli Yer Neresidir?"

“Kara delikler, bir zamanlar sandığımız gibi sonsuz hapishaneler değildir. Kara deliklerin içinden bir şeyler kaçabilmektedir; hem dışarıya, hem de belki diğer evrenlere… Dolayısıyla eğer kendinizi bir kara deliğin içinde gibi hissediyorsanız, Vazgeçmeyin. Bir çıkış yolu var!” -Stephen Hawking -

 Sevgili okurlar,
 
2023 yılının en dikkat çekici ve yenileyici Ay Döngüsü 17 Temmuz Pazartesi günü (21.31/İstanbul iline göre) kim olduğumuza dair hatıralarımız ile kim olabileceğimize ilişkin potansiyelleri muhafaza eden su elementinin öncü ve dişil niteliğindeki, “İnsanoğlu”nun burcu olarak nitelendirilen Yengeç burcunun üçüncü dekanında (24° 56' / dekan yöneticisi Ay) şefkatin ve merhametin sembolü Jüpiter gezegeninin kısmi asalet ışığı altında tezahür ediyor.
Bilinçdışımızın ritmini ışıyan  Ay’ın ,  biricik ve yegane aşkı Güneş ile birleşerek tohumladığı ve bizleri adeta zamanın dalga boyutlarında küplettiren, dönüşüm etkisi çok kuvvetli olan Yeniay sürecindeki eylemlerimizin  neticelerini 14 Ocak 2025 tarihinde Yengeç burcunda tezahür eden Dolunay sürecinde duyumsuyoruz…
 
EVRENDEKİ EN GÜVENLİ YER NERESİDİR?
 

Yaratılışın rahmini sembolize eden Yengeç burcunun besleyici, duyarlı, koruyucu sularında doğan Yeniayın ışığı bizleri, hafızamızın derinliklerinde “Evrendeki En Güvenli Yer Neresidir?” sualinin yanıtını feth etmeye, bireysel kara deliğimizin gizemli ve derin sularında sörf yapmaya davet ediyor...Hazır mısınız?
  
Sörf sürecimizde üç temel dalganın tesiriyle buluşuyoruz… Ay’ın ışığı Güneş ile tam birleşmeden hemen önce  'Baharın Güneş’ini simgeleyen, üreme ve verimlilik sembolü Boğa burcundaki  Dane Rudhyar’ın deyimiyle; “Evrensel ruhun yaratıcı gücü” nün sembolü Uranüs gezegenine destekçi bir tonda dokunarak (Ay-Uranüs sekstil açı dinamiği) bizleri anın özündeki sonsuz olasılıkların güzelliğine dokunmaya davet ettikten hemen sonra doğan Yeniay (Ay-Güneş birleşim açı dinamiği), ilişki dinamiklerimizde daha önce farkındalık zeminimize yansımayan birçok unsurun aniden bilincimizde uyanabileceğine işaret ettiği gibi kusur olarak nitelendirdiğimiz birçok özelliğimizin bizi biz yapan en önemli değerler olduğunu da fark edebileceğimizi vurgulamakta. 

Yeniayın ışığı ilk olarak hiçlikten beslenen Balık burcunda konumlanan Dane Rudhyar’ın deyimiyle; “Her seviyede bütünün bütünlüğünün iyileştirici ve destekleyici kudreti” olan evrensel sevginin simgesi Neptün gezegenine lütufkar bir tonda dokunuyor (Ay- Neptün gezegeni üçgen açı dinamiği) Doğanın ritimlerini ışıyan Artemis (Ay), mutlu medyumun evine konuk oluyor! Artemis,  Poseidon (Neptün gezegeni) ile yaşamla bir olmanın mutluluğu üzerine içten/doğal, akışkan bir sohbet gerçekleştiriyor ve hemen akabinde

“Mutlu olmak, her şeyin yolunda olması demek değildir. Mutlu olmak, görmezden gelme konusunda ustalaşmak demektir.” -Sylvia Nasar-

Yeraltı diyarının zengin hükümdarı Hades (Plüton gezegeni) karşı karşıya geliyor  (Ay-Plüton karşıt açı dinamiği) ve bireysel kara deliğimizin nitelikleriyle  yüzleşerek mevcut bedenimizde, mevcut zamanın dalgasında neden ve nasıl var olduğumuza ilişkin hakikatimizle derin bir tonda yüzleşebileceğimiz bir sürecin farkındalığını deyimliyoruz. Bilimsel araştırmaların ifade ettiği üzere, her kara deliğin  kendi içinde yeni bir bebek evren üretmesi misali bizler de Yengeç burcundaki Ay Döngüsü boyunca karanlık yönlerimizle/gölgelerimizle bütünleştikçe ve kusurlarımızın bizi biz yapan en önemli değerler olduğunun farkındalığına eriştikçe bir anne gibi koşulsuz sevgiyle yaratım gerçekleştiriyoruz.         Eş zamanlı olarak atalarımızdan miras aldığımız travma deneyimlerinin izlerini iyileştirmek adına da oldukça güçlü bir döngüye kahraman bir Yengeç edasıyla cesaretle başlıyoruz...

KAHRAMAN BİR YENGEÇ
 

Yeniayın doğum anında evrensel kardeşliğin, evrensel aklın ve sezgisel farkındalığın simgesi Kova (Saka) burcu yükselirken eş zamanlı olarak lider bilincini ışıyan, cesur, rekabetçi, inovatif, ilham veren doğasıyla ön plana çıkan, öz varoluşsal doğamızda tohum olarak var olan potansiyellerimizi nitelendiren Koç burcunun da dodekatemoria olarak konumlandığını görmekteyiz. Işığın Savaşçısı Ares (Mars gezegeni) ile kendi güvenliği için bütün çocuklarını yutan, zamanın döngülerini yöneten Kronos’un (Satürn gezegeni) karşı karşıya geldiği (Başak burcunda konumlanan Mars gezegeniyle Balık burcunda geri hareketini sürdürmekte olan Satürn gezegeninin karşıt açı dinamiği) Yeniay’ın doğum sürecinde, enerjimizin korku-cesaret duygulanımlarımız arasında nasıl dengelediğimize ilişkin dayanıklılığımızın sınava tabi tutulacağı döngüde bilinçdışıyla çalışan çok güçlü bir dönüşüm metodolojisi, bir öz sevgi disiplini; yoga yolunda kahraman bir Yengeç edasıyla tohumumuzda  var olan potansiyellerimizi beslemeye, kendimize yeni bir kabuk örmeye başlamak adına yaratıcı  adımlar atabiliriz ki Ay Düğümlerinin Yeniayın doğumundan yaklaşık 88 dakika sonra (22.59)  Koç- Terazi aksına yerleşmesiyle (17 Temmuz- 12 Ocak 2025) "Biz" bilincinin zemininde "ben" in sınırlarını nasıl var ettiğimiz ön plana çıkarken, ilişki zemininde kimliğimizi geliştirme temalarının vurgulanacağı yaklaşık 18 aylık süreçte kendimizle kurduğumuz ilişkinin doğasını dengeli bir biçimde var edebilmek için, yoga yolu bizlere ışık olacaktır.  

EVRENLE EL SIKIŞMAK 

Duygu ustası Yengeç'in sezgisel sularında başlayan, bizleri içimizdeki evrenin gizemini ve derinliğini duyumsamamızı,  var olmayı seçtiğimiz evrenle olan bağımızı da irdelemek üzere hatıralarımıza dalış gerçeleştireceğimiz evrenle el sıkışabileceğimiz dönüşüm tesiri oldukça kuvvetli Ay Döngüsü, zihnimde yazar Madeleine L'Engle'ın "A Wrinkle in Time" (Zamanda Kıvrılma) yapıtındaki uzayın derinliklerinde kaybolan bilim insanı babasını bulmak için çıktığı maceralı yolda, kendi öz benliğinin ışığıyla bütünleşen Meg'in hikayesini canlandırıyor.  Disney tarafından beyaz perdeye uyarlanan yapımda Meg'in babası  bilim insanı, Alex Murry (Chris Pine),  gerçekleştirdiği sunumda şu ifadelere yer veriyor: "Zamanda ve mekanda yolculuk için sadece doğru frekansa dokunmamız yeterli tek ihtiyacımız olan zihnimiz. Zihnimizi doğru frekansa uyumladığımızda yıldızlara dokunabiliriz...Ya evren hepimizin içinde ise..." bu ifadeler Yengeç burcunda başlayan Ay Döngüsünün ana temasını çok iyi sentezlemekte. Hiç şüphesiz ki her insan varlığı  başlı başına bir  evren!  Sicim teorisini hatırlayacak olursak insan varlığı henüz sadece 3 boyutu görmek üzere evrimleşmiş durumda ve katlanmış boyutları göremiyor ancak, Yeniay'ın dönüştürücü ışığı her birimizi birbirimize bağlayan bağları görmek, varoluşumuzun ardında katlanmış nedenleri çözümlemek adına  kendi biricik evrenimize doğru yeni bir kapı açıyor... Şimdi evrenin güzel çiçekleri, fevkalade bir küpleme gerçekleştirmeye ne dersiniz? Nereye? Tabi ki evrenin en güvenli yerine doğru...Doğru frekans: Sevgi. 

Işık Olsun! 

* Tarot görseli: Barbara Moore "Wizards Tarot Companion"