Sarıyer Belediyesi ve Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfınca, şairin doğumunun 116. yılı dolayısıyla düzenlenen etkinliğe katılan Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, vedaların çok acı olduğunu dile getirerek, "Özlemi, hasreti ben bilirim. Gurbette çok kaldım ama hep nasılsa dönerim gayesiyle. Zaman zaman o özlem, yoğun bir hasrete dönüşüyor. Ben de uzun yıllar Moskova'da bulundum. Sibirya'da da oldum. Sevgili Nazım Hikmet'in vasiyetinin bir gün mutlaka yerine getirilmesi gerektiği düşüncesi içimde hep var." dedi.
Genç, Nazım Hikmet'in Anadolu'nun bir köyünde bir çınar ağacının altına gömülmek istediğini aktararak, bu dileğin bir gün mutlaka yerine getirilmesi gerektiğini kaydetti.
Usta şair Ran ile Şilili yazar ve şair Pablo Neruda'nın arasında geçen bir konuşmaya da değinen Şükrü Genç, "Bir görüşmelerinde, iki vatan şairinin, iki memleket özlemi duyan insanın, birbirlerine bir sözü var. (Neruda) Diyor ki, 'Nazım, bir gün İstanbul'da bir gün de Şili'de olalım.' İkisinin de yaşadığı ortam belli. O sözün, o vasiyetin yerine getirilmesi için sonuna kadar mücadele edeceğimizin, Sarıyer Belediyesi'nin de bu ev sahipliğini yapacağının sözünü vermek istiyorum." diye konuştu.
- "Amacımız, buradaki çınar ağacının altına gömülmesi"
Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü de usta şairin Türkiye'den ayrılmasının üzerinden 67 yıl geçtiğini söyleyerek, "Son ayak bastığı yer burası. Ondan sonra bir daha gelememiş. Umarım günün birinde geri gelecek. Amacımız, tekrar geri gelmesi ve buradaki çınar ağacının altına gömülmesi. Hepimiz onun için dua ediyoruz ama sanıyorum biraz daha bekleyeceğiz bunun için. Nazım Türkiye'den ayrıldıktan sonra, aklı Türkiye'de kalmış, bedeni dışarıda olmuş. Gelmek istemiş, gelememiş." değerlendirmesinde bulundu.
Kendi ülkesinin dışında bir yerde yaşamak zorunda kalmanın zor olduğunun altını çizen İnönü, Ran'ın çok genç yaşta hayata veda ettiğini sözlerine ekledi.
Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı Başkanı ve oyuncu Rutkay Aziz ise 2016'da yaşamını yitiren oyuncu Tarık Akan'ı anarak sözlerine başladı.
Aziz, Nazım Hikmet'in 116'ncı doğum günü olduğunu vurgulayarak, "Kendisi Rusya'ya, Moskova'ya gittiğinde, o sürgün yıllarında, ülkesinde olmayan demokrasiye, özgürlüğe, hakka, hukuka, adalete hasret çekiyordu. Hasretin şairiydi." ifadelerini kullandı.
Tarabya'dan denize açılan teknede, Nazım Hikmet şiirleri okundu ve denize karanfiller bırakıldı.
- Nazım Hikmet Ran
Nazım Hikmet Ran, 15 Ocak 1902'de Selanik'te dünyaya geldi. Şiirleri yasaklanan ve yaşamı boyunca yazdıkları yüzünden 11 ayrı davadan yargılanan Nazım Hikmet, İstanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa cezaevlerinde 12 yılı aşkın süre yattı. Şiirleri elliden fazla dile çevrilen, eserleri birçok ödül alan usta şair, yasaklı olduğu yıllarda Orhan Selim, Ahmet Oğuz, Mümtaz Osman ve Ercüment Er adlarını da kullandı.
Türkiye'de serbest nazımın ilk uygulayıcısı ve çağdaş Türk şiirinin en önemli isimlerinden biri olan Nazım Hikmet, 1951'de Türk vatandaşlığından çıkarıldı.
Kalp krizi nedeniyle 3 Haziran 1963'te yaşamını yitiren ünlü şair, vefatından 46 yıl sonra Bakanlar Kurulu kararıyla yeniden Türk vatandaşlığına kabul edildi. Ran'ın mezarı Moskova'da bulunmaktadır.
Yorumlar