Ramazan orucu nedeniyle yavaşlayan metabolizma hızının arttırılması için öğünlerden en az 1-2 saat sonra 45 dakikalık tempolu yürüyüş yapılmasında yarar var.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Özden Örkçü, Koronavirüs gölgesinde geçirilen Ramazan ayı sonrasında oruç tutanların normal beslenme dönemine geçişte zorlanmaması için önemli tavsiyelerde bulundu.
Beden normal düzene geçişte zorlanabilir
Oruç tutan bireylerin bayramdan itibaren beslenme alışkanlıklarının değişeceğini belirten Özden Örkçü, “Bayram yaklaşıyor. Ramazan ayı boyunca uzun süren açlık ve susuzluk hissinden sonra vücudun tekrar normal beslenme düzenine geçmesi kolay olmayabilir. Bu dönemde uzun süren açlık, 2 öğünle beslenmeye alışmış bir mide bağırsak sistemi ve yavaşlayan metabolizma sonucu mide bulantısı, iştahsızlık, gaz sancısı ve kabızlık gibi rahatsızlar yaşanabilir. Bunun yanı sıra metabolik rahatsızlığı olan kişilerde, yüksek kalorili beslenme, ani şeker yükselmelerine ve böylece tansiyon problemleri, kalp-damar rahatsızlıklarına neden olabilmektedir. Ayrıca vücuda alınan yüksek kalorili ürünlerin ağırlık artışına neden olduğu da görülebilir” dedi.
Örkçü, yeterli ve dengeli beslenmenin ana kural olduğunu söyledi ve sözlerine şöyle devam etti: “Tüm besin gruplarından bir arada yemek, yavaş ve iyi çiğnemek, az ve sık yemek, posa alımı için sebze ve meyveleri mutlaka yemek, yağı yeterli miktarda ve doymamış yağlar tercih edilmeli. Günlük en az 1,5-2 litre su içmek, tahıllardan, kuru baklagillerden ve hayvansal besinlerden proteini yetecek miktarda almaya dikkat etmek çok önemli. Yavaşlayan metabolizmayı arttırmak içinse, öğünlerden en az 1-2 saat sonra 45 dakikalık tempolu yürüyüşlere başlanabilir.”
Bayram kahvaltısında neler olmalı?
Oruç döneminden sonraki bayram kahvaltılarına dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Özden Örkçü, “Öncelikle insülin salınımını az uyaracak, tokluğu pekiştirecek gıdalar tercih edilmelidir. İlk kahvaltılar kesinlikle kızartma, hamur işi ya da tatlı içermemeli. Klasik beslenme diye tabir edebileceğimiz peynir, zeytin, yumurta, bal ve bol miktarda yeşil sebzeler tercih edilmelidir. Yine gün içerisinde klasik Türk mutfağı olarak isimlendirebileceğimiz az yağlı ve salçalı olacak şekilde zeytinyağlı yemekler, çorbalar, sebze yemekleri tüketilmeli. Tatlı olarak baklava ve börek tarzı gıdalar yerine sütlü tatlıları, meyveli dondurmaları tercih etmek gerekir. Tüm bu gıdalar gaz ve şişkinlik oluşumunu azaltacaktır” tavsiyesinde bulundu.
Dengeli ve sağlıklı öğünler nasıl olmalı?
Öğle yemeğinde protein ağırlıklı, akşam ise sindirimi kolay, düşük kalorili sebze ağırlıklı bir menu tercih edilmesi gerektiğini kaydeden Özden Örkçü, sağlıklı öğün önerilerini şöyle paylaştı:
Sabah Kahvaltısı
- 1 dilim peynir
- 3-4 adet zeytin veya 2-3 adet ceviz
- 1 tatlı kaşığı pekmez veya bal
- 1-2 dilim tam buğday ekmeği
- (Engel olabilecek herhangi bir hastalık yoksa haftada en az 3 kez yumurta)
- Söğüş domates ve salatalık
- 1 porsiyon meyve
Öğle Yemeği
- 90 gr ızgara et/balık/tavuk
- 6 kaşık bulgur pilavı veya kepekli makarna
- Bol salata
- 1 porsiyon meyve ya da 1 adet sütlü tatlı
Akşam Yemeği
- 1 kase çorba
- 1 porsiyon sebze yemeği
- Salata
- Yarım kase yağsız yoğurt
- 1-2 dilim tam buğday ekmeği
Yorumlar