NASA uzay ajansı, Temmuz 2020'de fırlattığı Perseverance uzay aracını Mars yüzeyine indirmiş, inişin ardından ilk görüntüleri yayınlanmış ve uzay aracının Mars'a iniş yaptığı anı insanlarla paylaşmıştı. Ardından Ingeniuty'nin uçuş görüntüleri geldi.
NASA'nın videosunda Perseverance uzay aracının üstündeki kameralardan çekilen görüntülere yer veriliyordu. Bununla birlikte Mars gezegeninden de ses duymayı başarmıştık. Mars'tan pek çok ilginç fotoğraf ve ses de Perseverance sayesinde bize ulaştı. Peki NASA, bizden 470 milyon kilometre uzakta bulunan Mars'ta çekilen görüntüleri ve sesleri bize nasıl ulaştırdı?
Mars'taki Görüntüler nasıl çekildi?
Elbette ki bunlar Mars'tan gelen ilk görüntüler değildi. Fakat Perseverance tarafından çekilen görüntüler, 20 MP'lik kameraların kullanılmasıyla gezegeni ilk kez bu kadar net görmemize olanak sağlamıştı. Gördüğümüz görüntülerin arkasında 23 adet kamera bulunuyordu. Bu kameraların yedi tanesi yalnızca gezegene giriş, alçalış ve iniş aşamalarını kaydetmek için araca eklenmişti.
Uzay aracının üzerindeki kameralar sayesinde yukarıda da görebildiğimiz heyecan verici iniş görüntüleri karşımıza geldi. Yeni net görüntüler sayesinde NASA'nın bilim insanları, bir sonraki Mars görevinde kullanılacak uzay aracı için iniş aşamasına daha iyi hazırlık yapma imkânına sahip olacaklar.
360 derecelik fotoğraf nasıl oluşturuldu?
NASA, Mars yüzeyinden yalnızca iniş görüntülerini değil, bir de Perseverance uzay aracının üstünden çekilen 360 derecelik bir fotoğrafı da paylaştı. Yukarıda gördüğümüz bu fotoğraf (bu bağlantıya tıklayarak net bir şekilde görebilirsiniz), araçta bulunan Navcam isimli kamera sayesinde çekildi. Elde edilen birden fazla fotoğraf tek bir fotoğrafta birleştirilerek 360 derecelik bu görüntü ortaya çıktı.
Fotoğraflar Dünya'ya nasıl ulaştırıldı?
Fotoğrafları çekmek başlı başına teknik bir problemken bu fotoğrafları gezegenimize ulaştırmak, çözülmesi gereken problemlerin en başında geliyordu. İşte bu noktada NASA'nın MAVEN isimli uydusu devreye giriyor. Yaklaşık 6,5 yıldır Mars etrafında turlayan bu uydu, Perseverance görevinde telekomünikasyonu sağlamak için muhteşem bir önem taşıyor.
Ultra yüksek frekanslı radyo vericisini kullanan MAVEN, verileri en fazla 2.048 kbps hızla Dünya'ya ulaştırıyor. Uzay aracı, verilerin başarıyla gönderilmesi için geçtiğimiz yıl hesaplanan bir yörünge pozisyonuna getirilmişti. Fakat uzay aracının gönderim hızının yavaş olması da NASA'yı farklı bir çözüm üretmeye itti.
Perseverance görevinde yer alan kamera mühendisi Adam Nelessen, bu görüntülerin uzay aracındaki Data Stora Unit (DSU – Veri Saklama Ünitesi) sayesinde daha çabuk bir şekilde bize ulaştırıldığını açıkladı. Bu ünite, çekilen ham görüntüleri ve sesleri sıkıştırarak verinin boyutunu önemli miktarda azaltıyor.
Yorumlar