Yükseköğretim Kurulu Başkanlığınca (YÖK) yürütülen "Üniversitelerin Bölgesel Kalkınma Odaklı Misyon Farklılaşması ve İhtisaslaşması Projesi" kapsamında tarım ve havza bazlı kalkınma alanında pilot üniversite seçilen Bingöl Üniversitesinin arı, arı ürünleri ve endemik bitkiler üzerine yapılacak çalışmalar için hazırladığı 60 milyon lira bütçeli proje, YÖK ve Kalkınma Bakanlığı tarafından kabul edildi.
Bu kapsamda, Apimondia Dünya Arıcılar Kongresi'nde 120 ülkeden arıcıların katıldığı yarışmada ikinci seçilen Bingöl balının kalitesini artırmaya yönelik bilimsel çalışma başlatan üniversite, arı ve arı ürünlerinin geliştirilmesi amacıyla araştırmacılara 14 başlıkta proje çağrısı yaptı.
Bingöl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Çapak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, evrensel bilimin, teknolojik gelişmelerin, topluma katkı sağlayan projelerin öncüsü olan üniversitenin 15 bini aşkın öğrencisi, 557 öğretim elemanı ve 22 akademik birimiyle eğitimde öncü bir rol alma yolunda hızla ilerlediğini söyledi.
Çapak, 2006 sonrası kurulan 42 üniversite arasından Bingöl Üniversitesinin "pilot üniversite" olarak seçildiğini anımsatarak, bu nedenle YÖK, Kalkınma Bakanlığı ve Maliye Bakanlığının üniversitelerine önemli katkıda bulunduğunu dile getirdi.
Üniversiteye devredilen ormanlık alanda kültür merkezi, rekreasyon ve piknik alanı yapılacağını anlatan Çapak, "Kampüsümüz sadece bir üniversite kampüsü değil, aynı zamanda halkın da uğrayabileceği uğrak bir alan olacak." dedi.
- Başvuru 5 Şubat'a kadar
Arı ve arı ürünleriyle ilgili bütün birimlerin iş birliği halinde çalışmalar yürüttüğünü belirten Çapak, "Arı, arı ürünleri ve endemik bitkiler üzerinde yoğunlaştık. Bu noktada Kalkınma Bakanlığına ve YÖK’e sunduğumuz projelerimiz kabul gördü. Bunun için 60 milyon lira ödenek üniversitemize verildi. 14 proje çağrısına da çıktık, proje başvuruları 5 Şubat’a kadar sürecek." dedi.
- Zengin bitki örtüsünden kaynaklanıyor
"Arı, arı ürünleri dediğimizde bal akla geliyor." diyen Çapak, şunları kaydetti:
"Bingöl'ün balda ve endemik bitkilerde önemli bir potansiyeli var. Evliya Çelebi bile kendi döneminde Seyahatnamesinde Bingöl'deki binlerce bitkinin varlığından bahsediyor. Bal kalitesinin zengin bitki örtüsünden kaynaklandığını düşünüyoruz. Dolayısıyla projemizin bir ayağı da endemik bitkilerdir. Bu noktada hem endemik bitkileri tespit etmek, sertifikasyon çalışmaları yapmak, arı hastalıklarını engellemek, balı tescil etmek ve markalaştırmakve yeni ürünler elde etmek gibi birçok projeleri destekleyeceğiz."
- "Bal ormanları oluşturulacak"
Prof. Dr. Çapak, arı ve arı ürünlerinin tıp alanında kullanılmasını yaygınlaştırmak amacıyla uluslararası düzeyde araştırmacıların proje sunabileceğini belirtti.
Yoğun proje başvurusu beklediklerini aktaran Çapak, şöyle devam etti:
"Başka üniversiteler de araştırmacı olarak projelerimizin içerisinde yer alabilirler. Uluslararası düzeyde katılım bekliyoruz. Sadece bir proje yok. Arı hastalıklarından alternatif tıpa kadar, balın tescillenmesinden kalitesinin artırılmasına kadar bütün alanı kapsıyor. Belki de endemik bitkilerin tespitinden sonra bal ormanları ya da agro-science (tarım bilimi) dediğimiz alanlar oluşturulacak. Bunların tamamından bal üreticileri faydalanacak."
Yorumlar