Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Olağanüstü Zirvesi, 16 mart tarihinde Türkiye'nin başkenti Ankara'daki Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde yapıldı. Toplantıya, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov, Dönem Başkanı Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev ile gözlemci ülkeleri temsilen KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Macaristan Başbakanı Viktor Orban ve Türkmenistan Halk Maslahatı Başkanı Gurbanguli Berdimuhamedov katıldı.
KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, Anayasal adımız Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti adıyla böyle bir uluslararası toplantıda yer almamız çok anlamlıydı." dedi.
Tatar, zirvede gözlemci üye olarak yer almalarının KKTC'nin, Kıbrıs Türk halkının bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinde "önemli bir kilometre taşı" olduğunu vurguladı.
Tatar, "Dün bir bakıma tarihe not düşmüştür çünkü ilk defa anayasal adımız Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti adıyla böyle bir uluslararası toplantıda yer almamız, orada diğer devlet başkanlarıyla toplantıya katılmamız, konuşma yapmamız ve aynı zamanda o bayraklarımızın önünde hep birlikte fotoğraf vermemiz, bizim için gerçekten çok anlamlıydı." diye konuştu.
TDT'deki toplantıya katılarak KKTC'nin önemli bir aşama kaydettiğini söyleyen Tatar, dün bütün dünyaya bir kez daha Kıbrıslı Türklerin egemen ve ayrı bir devlet olduğunu kanıtladıklarını vurguladı.
Tatar, Kıbrıs Türklerinin yalnızlaştırılmasının, Türklerin Ada'daki varlığını yok etmeye yönelik olduğuna dikkati çekerek, yeni jeopolitik ortamın Ada'da iki ayrı devletin varlığını zorunlu kıldığını dile getirdi.
Türk coğrafyasının selametle ve sağlıklı şekilde gelişebilmesi ve kalkınabilmesi için mücadele ettiklerini belirten Tatar, "Dolayısıyla bu Türk devletinin kopmaz bir parçası olan Kıbrıslı Türklerin de aynı karede bulunması, aynı şekilde bütün bu yapılanlara hem müşahede etmemiz hem oralarda bulunmamız ve bütün bu konularda bizim de bir Türk devleti olarak yer almamız, çok önemli milli hassasiyetleri içermektedir." ifadelerini kullandı.
Tatar, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Birleşmiş Milletler 77. Genel Kurulunda Kıbrıs Türklerine yönelik ambargoların kaldırılması için konuşma yaptığını hatırlatarak, "Zulüm niteliğindeki çağ dışı olan bu izolasyonların yavaş yavaş kaldırılması, KKTC'nin önünü açacaktır." dedi.
Tatar, KKTC'nin ayrı egemen bir devlet olarak tescil edilmesi gerektiğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan sayesinde KKTC'deki su probleminin çözüldüğünü belirten Tatar, "Bugün sürekli olarak Anadolu suyu, Kıbrıs'a ulaşmaktadır. Bu, büyük bir nimettir, büyük bir projedir ve dünkü konuşmalarda bunu söyledik, biz yine Türkiye'nin onay vermesiyle bu suyu da Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'yle bir anlaşma durumunda paylaşabileceğimizi söyledim." diye konuştu.
- "Doğu Akdeniz'de Türk-Yunan dengesi için Kıbrıs'ta iki ayrı devlet olması lazım"
Tatar, Rum Yönetimi'nin KKTC'nin "kimseyle temas kurmasını" ve KKTC bayrağının hiçbir fotoğraf karesinde yer almasını istemediğini söyledi.
Ada'da anlaşmanın herkesin faydasına olacağını vurgulayan Tatar, "Doğu Akdeniz'de özellikle Türk-Yunan dengesinin sürdürülebilmesi için mutlak suretle Kıbrıs'ta iki ayrı devlet olması lazımdır. Ada'da bir Türk devleti vardır. Bunu artık görmeleri gerekmektedir. Aksi takdirde Kıbrıs'ta bir anlaşmaya varmamız mümkün değildir. Bir anlaşma olmazsa da tabii her iki taraf da kaybeder." değerlendirmesinde bulundu.
Yorumlar