Kardiyoloji Uzmanı Dr. Hilal Kurtoğlu Gümüşel “Dünyada ve ülkemizde kalp ve damar hastalıkları ölüm nedenleri arasında ilk sırada yer almaktadır. Tüm yaş grupları için değerlendirildiğinde her iki ölümden biri kalp damar hastalıkları kaynaklıdır. Oysa kalp hastalıklarına davetiye çıkaran yanlış alışkanlıklardan vazgeçilmesi ile kalp ve damar hastalığından ölümlerin yüzde 80’i engellenebilir” diyerek kalp sağlığını olumsuz etkileyen 9 hatalı alışkanlığı anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
Az uyumak: Günde yedi-sekiz saatten az uyku vücut stresine neden olarak kalp hastalıklarını tetikler. Rutin olarak dört, beş, altı saat uyuyan kişilerde diyabet, hipertansiyon ve obezite riskinin arttığı gösterilmiştir. Ayrıca, uyku yoksunluğunun düşük dereceli enflamasyona neden olabileceğine dair kanıtlar da vardır
Diş ve diş eti sağlığını ihmal etmek: Yapılan bilimsel çalışmalar; tedavi edilmeyen diş eti hastalıklarının, kan damarlarının iç tabakasında fonksiyon bozukluğuna neden olarak koroner arter hastalığını başlatabildiğini göstermiştir. Ayrıca özellikle çocukluğunda ülkemizde de yaygın görülen Beta hemolitik strepkokok enfeksiyonuna bağlı kalp romatizması gelişen hastalarda sonraki yıllarda da gelişen diş eti hastalığı doğru tedavi edilmezse kalp kapaklarında hayati tehlikeye yol açabilecek yeni enfeksiyon riskini de artırabilmektedir.
Aşırı tuz: Dünya Sağlık Örgütü günde en fazla 5 gr, yani 1 silme tatlı kaşığı tuz alınmasını önermektedir. Ancak ülkemizde alınan tuz bu miktarın oldukça üzerindedir. Kan basıncını artırdığı bilinen sodyum, birçok sağlıksız işlenmiş gıdada önemli bir bileşendir. İçeriğinde sodyum bulunan işlenmiş besinler; cipsler, salamura besinler (zeytin, peynir, turşu), tuzlu bisküviler, krakerler, konserveler ve ekmektir. Günlük sodyum alımınız arttıkça, sağlığınız tehlikeye girer.
Hareketsizlik: Kalp hastalıklarından korunmak için haftada 150 dakika egzersiz yapılması önerilmektedir. Yani haftanın 5 günü 30'ar dakika egzersiz yapılmalıdır. Ancak egzersiz yapmaya yeni başlayan kişilerin kısa ve düşük tempo ile başlayıp zamanla önerilen egzersiz süresine çıkması önerilir. Kişiliğinize uygun bir egzersiz türü seçmek işinizi kolaylaştırabilir.
Vücuda yetersiz magnezyum alımı: Magnezyum eksikliği, çarpıntı, uykusuzluk, yorgunluk hissi, baş ağrısı, kas krampları ve nihayetinde yüksek tansiyon, diyabet hastalığını tetikleyerek kardiyovasküler hastalık oluşumuna neden olabilmektedir. Diyetimizde pazı, ıspanak, brokoli gibi bolca magnezyum içeren koyu yeşil yapraklı sebzelere, badem, kaju, yer fıstığı gibi kabuklu yemişlere, baklagillere yer vermek bu nedenle oldukça önemlidir.
Doymuş yağ içeren besinleri fazla yemek: Diyetle alınan yağ miktarının artması, kandaki yağ düzeylerinin artmasıyla doğru orantılıdır. Doymuş yağların fazla kullanılması kalp damar hastalıklarını artırmaktadır. Doymuş yağlar; oda sıcaklığında katı halde bulunan, doymuş yağ içeriği yüksek olan yağlardır. Doymuş yağları en fazla içeren ürünler; salam, sucuk, sosis gibi işlenmiş et ürünleri, burgerler, kızartılmış hazır yiyecekler, kekler, bisküviler, tereyağı, sert peynirler, kremalar, derili tavuk gibi kümes hayvanları ve yağlı etlerdir. O nedenle bu besinleri yerken çok dikkat etmek gerekir.
Stresi yönetememek: Kişi stres altında olduğunda adrenalin isimli bir hormon salgılanır bu da geçici olarak kalp atışını ve nefes alıp vermeyi hızlandırır. Düşük düzeyde stres yaşamın itici gücü iken, artan stres düzeyine sürekli maruz kalmak ise; kalbin hızlı çalışmasına, kalbin kanı pompalamada zorlanmasına, tansiyonun yükselmesine, kalbi besleyen damarların büzüşmesine ve kandaki kolesterol düzeyinin yükselmesine neden olur. Aşırı yorgun ya da stresli hissettiğiniz zamanlarda size iyi gelecek, moralinizi yükseltecek şeyler yapmalısınız. Stres ile mücadelede bazen en kolay yöntem bazen sadece gülümsemek kadar basit olabilir. Örneğin; bir arkadaşınızı arayın ve onunla keyifli şeylerden bahsedin ya da açık havada yürüyüşe çıkın. Komik bir kitaba başlayarak kendinizi eğlendirin. Kısacası o anki durumunuzdan uzaklaşıp başka bir ruh haline geçmeye çalışın
Gazlı ve şekerli içecekler içmek: Gazlı içeceklerin içerdiği fazla sodyum özellikle yüksek tansiyon hastalarında kan basıncının kontrolden çıkmasına neden olarak çok yükselmesine neden olabilir. Yine yüksek şeker içeren içeceklerin fazlaca içilmesi insülin direncine neden olarak kalp hastalıklarını artırabilir.
Sigara içmek: Sigara içilmesi kalp hastalıklarının oluşmasındaki başlıca etmenlerden birisidir. Sigara içenlerde kalp hastalığı riski, sigara içmeyenlerle kıyaslandığında 2-5 kat daha fazladır. Uzun yıllar boyunca sigara içmek, ömrü ortalama 10-12 yıl azaltmaktadır. Ancak, sigarayı bırakmak için hiçbir zaman geç kalmış sayılmazsınız. Yapılan çalışmalara göre, sigaranın bırakılmasından sonraki 3 yıl içinde kalp krizi geçirme riski yarıya düşüyor, 6 yılın sonunda ise sigara içmeyen kişilerin düzeyine iniyor. Dolayısıyla sigarayı bırakmak için en doğru zaman şimdidir!
KALP BÜYÜMESİ İLE İLGİLİ BİLİNMESİ GEREKENLER
Yeni Yüzyıl Üniversitesi Kalp ve Damar Cerrahisi bölümünden Doç. Dr Mehmet Balkanay, halk arasında ‘Kalp Büyümesi’ olarak bilinen ‘Kalp Kası Hastalıkları’ hakkında bilgiler verdi.
Özellikle virüsler olmak üzere, zararlı mikroorganizmalar kalp kasını tutarak kalp büyümesine sebep olurken, kalp büyümesine sebep olabilecek diğer hastalıklar ‘ Yüksek tansiyon, kroner arter hastalığı, romatizmal ve romatizmal olmayan kalp kapağı hastalıkları, doğuştan kalp hastalığı, metabolik hastalıklar, virüsler ve diğer mikroorganizmalar yer alıyor.
Kalbin Büyümesine Sebep Olan Hastalıklar:
Kardiyomyopatiler deyince kalp kası hastalıkları ve sonucunda gelişen kalp yetmezliği ve büyümesi akla gelir.
Kalp yetmezliğinin önemli sebeplerinden biri ‘Kalp kası hastalıkları’ dır.
Kalp yetmezliğinin pek çok sebebi vardır ve birbiri içine girmiş bu sebeplerin sonucunda da, tedavisi güçlük yaratan kalp büyümesi hastalıkları gelişebilir.
Kalp kası hastalıkları temel olarak üç ana gurupta toplanır.
- 1. Grup: Kalp kası duvarının kalınlaşması sonucunda kalbin büyümesi.
- 2. Grup: Kalp kasının gevşeme özelliğinin sınırlanması
- 3. Grup: Kalp kasının genişlemesi ve kasılma gücünün azalması sonucunda kalbin büyümesi.
Üç ana grupta topladığımız kalbi büyüten temel sebepler neler olabilir?
Öncelikle sebebi bilinen ve sebebi bilinmeyenler olmak üzere iki guruba ayırıyoruz. Bilim insanları, her geçen gün sebebi bilinmeyen kalp büyümelerinin sebeplerini bulmakta, tanımlamakta ve bu gurubu giderek küçültmektedirler.
Kalp kası hastalığı yapan yani kalbi büyüten başlıca bilinen sebepler neler olabilir?
Yüksek tansiyon: aylar, yıllar sürmüş ve uygun, doğru tedavi görmemiş hastalarda yüksek tansiyon kalp kası duvarı kalınlaşmasına ve kalbin büyümesine sebep olur.
Koroner arter hastalığı: kalp kası koroner arterlerdeki darlıklar nedeniyle iyi kanlanamaz. Yeterli oksijen, besin ve enerjiye kavuşamayan kalp kası hücreleri giderek zayıflar ve kalbin zayıflaması ile sonuçlanır. Buna tıp dilinde iskemik dilate kardiyomyopati diyoruz. Yani, az kan almış, genişlemiş, kasılması yetersiz kalp kası hastalığı kalbin aşırı büyümesine sebep olabilir.
Romatizmal veya romatizmal olmayan kalp kapağı hastalıkları: Zamanında uygun şekilde ilaç, cerrahi veya kardiyolojik girişimlerle tedavi edilmemiş hastalar da kalp büyümesi ile karşılaşırlar.
Doğuştan kalp hastalığı: Doğuştan anormal anatomi ile doğan kişilerde görülen kalp kası hastalıkları olabilir. Bu kişilerdeki anatomik bozukluk hayatın ilerleyen evrelerinde anormal kalp kası gelişimlerine ve kalbin büyümesine sebep olabilirler. Zamanında ve uygun şekilde opere edilmeleri gerekir.
Metabolik kalıtsal hastalıklar: Yaşama idamemizi sağlayan, yani hareketimizi,enerjimizi, kimyasal ve biyokimyasal döngüdeki bozukluklar kalp kasının gevşemesine ve kalbin büyümesine sebep olabilir.
Virüsler ve diğer mikroorganizmalar: Özellikle virüsler olmak üzere zararlı mikroorganizmalar kalp kasını tutarak kalp büyümesine sebep olabilir. Güncel olan Covid-19 da kalp kasını tutarak kalbin büyümesine sebep olabilir.
Yorumlar