Dr. Murat Berksoy'un bayramda sağlıklı beslenme önerileri
Ramazan aynın koronavirüs salgını döneminde olması bizleri hem hareketsiz bıraktı, hem de beslenme alışkanlıklarımızı etkiledi. Değişen alışveriş alışkanlıklarımız hazır gıda tüketimini azaltsa da, evde pişirdiklerimiz çok da masum olmadı. Alışveriş verilerinde evde kaldığımız ilk hafta maya birinci sırada yer alırken bisküvi, tatlı ve kuruyemiş ikinci haftanın şampiyonu oldu. Tabii makarna ve un da takip eden diğer alışveriş ürünleri oldu. Kısaca evlerde kaldığımız sürede beslenme alışkanlıklarımız konusunda bir çoğumuz sağlıksız seçimler yaptı.
Bayram Sofraları Renkli Sebzelerden Olsun
Ramazan Bayramı bu yıl sevdiklerimizle dolu kalabalık sofralardan uzak olacak. Çekirdek ailemizle ya da belki tek başımıza soframızı kurup, yemeğimizi yiyeceğiz. Yine de ailemizin tüm bireyleri için soframızda dikkat edeceğimiz konu kan şekeri dengemizi korumak olmalı. Yani sağlıklı besin seçimlerden oluşan yemekler hazırlamalıyız.
Bayram sabahı kahvaltıdan itibaren hafif besinler öneren Dr. Murat Berksoy, oruç sürecinden çıkan metabolizmamıza yüklenmeden, sık ama azar azar öğünler ile beslenmemizi öneriyor. ‘’Glisemik indeksi düşük, kan şekeri dengemizi bozmayacak tercihler yapmalıyız. Sebze ağırlıklı beslenmeli ve yeşilliklerden bolca yemeliyiz,’’ önerilerinde bulunan Dr. Murat Berksoy, kan şekeri dengesinin insülin direnci için de olumlu bir destek olacağını ve kilo vermemizi kolaylaştıracağını belirtiyor.
Karbonhidrat ve protein dengesine de dikkat etmemizi tavsiye ediyor ve probiyotik-prebiyotik konusunda da doğru ürünler tüketmemizi öneriyor. Hazır yoğurt yerine ev yapımı yoğurt ve kefir bu anlamda yememiz gereken diğer faydalı besinler.
Bayram Sofrasında İçeceklerden Kilo Almayın
Biz hep yediklerimize odaklanırken, içtiklerimizi göz ardı ediyoruz. Kilo vermek için başvuran hastaların çoğu aslında içtiklerinden kilo alıyor. Meyve suları, asitli içecekler, meyveli sodalar bizi serinletirken vücudumuza kalori yüklemesi yapıyor. Ayrıca kan şekerinde iniş çıkış yaparak, metabolizmamızı olumsuz etkiliyor. Önceliğimizin su olması gerektiğini belirten Dr. Murat Berksoy ayran ve bitki çaylarını da öneriyor. Ancak su hariç tüm diğer içeceklerin de sınırlı miktarda olması gerektiğini belirtiyor.
Bayramda Hareketi Artırmak Gerekli
Ramazan boyunca evlerde hareketsiz kaldık. Beslenmenin yanı sıra fiziksel hareketliliğin de kan şekeri dengesine destek olduğu ve insülin direncini azalttığı biliniyor. Normale göre hareketsiz kaldığımız bu dönemde özellikle Bayram tatlıları ile kalori miktarını artırma ihtimalini de düşünürsek, daha fazla hareket etmemiz gerekiyor. Metabolizmayı hızlandırmak için egzersizi öneren Dr. Murat Berksoy, yapılacak egzersizlerin de yaş, güç ve kondisyona uygun olarak tercih edilmesini öneriyor.
Beslenme ve Diyet Uzmanı Tuba Örnek'in bayramda sağlıklı beslenme önerileri
Covid-19 virüsü nedeniyle Ramazan Bayramında ziyaretlerin kısıtlanmasına dikkat çeken Anadolu Sağlık Merkezi Beslenme ve Diyet Uzmanı Tuba Örnek, “Bayram havasını yaşamak için evlerimizde farklı ve çeşitli yemekler yapmak isteyeceğimiz aşikâr. Bayramda beyaz un ve şeker kullanılan yiyecekler ve hamur işleri aşırı yenilmemeli. Biraz geç ve çeşitlendirilmiş bir kahvaltı, arada masum bir tatlı, meyve, ceviz, fındık, badem ve geç saate kalmayacak yine çeşitlendirilmiş fakat ağır ve kızartılmış olmayan akşam yemeği sağlıklı olacaktır. Şeker, bağışıklık sistemini baskıladığı ve zayıflattığı için, şekerli gıdalara da dikkat edilmeli” önerisinde bulundu.
Sosyal izolasyon için evlerde kalınan bugünlerde fizik aktivitenin egzersizlerle sürdürebilmesinin ve sağlıklı yemekler yapıp uygun porsiyonlarda tüketmenin mümkün olduğunu dile getiren Örnek, “Hem bağışıklık sistemimizi güçlü tutabilmek hem de istemediğimiz kiloları almamak için bu konuda özenli olmak çok önemli. Zaten rutinde ve oruç tutarken sağlıklı ve yeterli beslenen kişilerde bayramda bir nebze yemeklerin kontrollü olarak çeşitlendirilmesi ve porsiyonların büyütülmesi sıkıntı olmayacaktır” şeklinde konuştu.
Mümkün olduğunca sütlü veya yoğurtlu tatlılar tercih edilmeli
Tatlının bayramların geleneksel yiyeceği olduğunu belirten Beslenme ve Diyet Uzmanı Tuba Örnek, “Fakat hamurlu ve şerbetli olanlar yerine mümkün olduğunca sütlü veya yoğurtlu tatlılar, dondurmalar, sıvı yağlı ve az şekerli yapılmış kekler, meyveli tatlılar tercih edilebilir. Unutmayalım ki basit şeker vücudumuzun hiç ihtiyacı olmayan ve hatta bağışıklığımızı baskılayan, zayıflatan bir gıda” dedi.
Öğünlerde en fazla 2’şer dilim ekmek yenmeli
"Şekerli yiyeceklerin yanı sıra hazır yiyecekler ve sucuk, salam, sosis gibi işlenmiş etlerin de tercih edilmemesi gerekir. Ekmeği öğünlerde 2’şer dilimin üzerine çıkmayın. Ekmeğin yerine pilav makarna gibi tahıl tüketmek isterseniz bir öğünde 4-5 yemek kaşığının üzerine çıkmayın. Et, tavuk, balık, hindi yemeklerinizi fırında veya tencerede pişirin. Yanına buharda pişmiş sebzelerle garnitür yapabilirsiniz”
Beslenmede yoğurt, turşu ve kefire yer veri
Ağır kremalı, katkılı soslardan ve kızartmalardan kaçınılması gerektiğinin altını çizen Örnek, “Özellikle çok çeşitli ve renkli sebze yemekleri, salatalar yapın. Baklagillere mutlaka yer verin. Haşlayıp salatalarınıza da ekleyebilirsiniz. Zeytinyağı kullanmaya özen gösterin. Probiyotik açısından yoğurt, kefir, turşu, sirke gibi fermente ürünlere yer verin. Kahvaltıda bağışıklık için ve kaliteli protein açısından yumurtayı ihmal etmeyin” önerisinde bulundu.
Çay ve kahve yemekten bir saat sonra içilmeli
Çay kahve içiminin yemekten 1 saat sonraya bırakılmasını belirten Tuba Örnek, “Günde açık ve şekersiz olacak şekilde 6 çay bardağını geçmeyin. Kahveyi ise 3 fincan ile sınırlayın. Günün sonunda sindiriminizi rahatlatmak için papatya, melisa, rezene çayları içebilirsiniz. Asitli ve şekerli içeceklerden uzak durun. Çok az şekerli limonata ve kompostolardan faydalanabilirsiniz” dedi.
Börek yerine tam buğday unuyla yapılmış sebzeli kreplerin daha sağlıklı bir tercih olacağını hatırlatan Tuba Örnek, “Karnabahar kısırı da bulgurdan yapılana göre çok daha faydalı. Karnabaharı robottan geçirdikten sonra çok az yağda tavada biraz yumuşayana kadar çevirin. Sonra salça ve taze soğan, maydanoz gibi sebzelerle birleştirebilirsiniz” dedi.
Çocukların aileleriyle birlikte hazırlayabilecekleri ara öğün tarifleri
Tuba Örnek, evde çocukların aileleriyle birlikte mutfakta kolaylıkla yapabilecekleri kolay ve sağlıklı bir ara öğün tarifi de paylaştı: Süt veya yoğurda muz veya çilek, yulaf ezmesi, pekmez ve cevizi ekleyip blenderdan geçirebilirsiniz. Donmuş muz ve çilekten de yapılabilir. Avokadoyu da isteğe bağlı olarak ekleyebilirsiniz. Besin öğesi içeriğini zenginleştirmiş olursunuz.
Atıştırmalık sağlıklı bir başka tarif de nohut cipsi. Haşlanmış nohutları istediğiniz baharatlarla harmanlayın. 180 derece fırına verin. Sağlıklı ve lifli atıştırmalık elde edin.
Uz. Dyt. Nihan Yakut'un bayramda sağlıklı beslenme önerileri
Ramazan ayı ve bayramın bu sene koronavirüs pandemisi dönemine denk gelmesi nedeniyle, yeni yaşam alışkanlıklarımızla birlikte çekirdek aile özelinde yaşanacak farklı bir süreç bizleri bekliyor. Ziyaretlerin kısıtlı olduğu, evde kaldığımız için hareketin azaldığı ve fazla yemek yeme eğilimine girebileceğimiz bu günlere çok dikkat edilmesi gerekiyor. Uzun saatler aç kalınan Ramazan ayı sona erdiğinde bol kalorili gıdalarla bezenmiş gösterişli bayram sofraları hazırlamak yerine; sağlıklı yiyeceklerden oluşan menülere yönelmek, özellikle de tatlı tüketimini sınırlandırmak önem taşıyor. Memorial Bahçelievler Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Uz. Dyt. Nihan Yakut, bayramda sağlıklı bir beslenme düzenine geçiş için tavsiyelerde bulundu.
Hafif besinlerle şık sofralar hazırlayabilirsiniz
Ramazan ayı boyunca oruç tutarken yaşanan uzun süreli açlık sonrası, bayram sabahı genellikle börekli, ballı, kaymaklı kahvaltılar ile yeni döneme ani bir giriş yapılmaktadır. Bayram kahvaltısını bu sürecin burukluğunun acısını çıkarmak için mükellef sofralarla yapmak çok da uygun değildir. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, uzun süreli açlıkların olduğu bu aydan çıkışın hafif besinlerle olması ve normal beslenmeye ağır adımlarla dönülmesi gerekliliğidir. Sağlıklı gıdalarla şık sofralar hazırlamak, tüm aile üyelerine hem fiziksel hem de psikolojik açıdan iyi gelecektir. Günü daha az gıda ve daha sık öğünle dengelemek durumu kolaylaştıracaktır.
Kahvaltı tabağında olmazsa olmazlar
Kahvaltıda; kızartmalar, basit şeker içeren besinler, sucuk, salam, sosis gibi işlenmiş etler, börek, hamur işleri kesinlikle yer almamalıdır. Kahvaltı tabağında olmazsa olmazlardan; domates, salatalık, maydanoz, dereotu, taze nane, roka gibi sebzelere daha fazla yer verilmelidir. Kahvaltı ekmeği beyaz ekmek yerine, tam buğday veya çavdar olmalıdır. Aynı zamanda diğer ana öğünleri de hafif geçirmeli, iyi bir kan şekeri dengesi sağlamak ve sağlık sorunları yaşamamak için bir öğünde yüksek miktarda besin tüketmekten kaçınılmalıdır. Sindirim sistemi problemleri yaşamamak için, sofrada kalınan süre daha uzun tutulmalı, yavaş yenmeli ve çok çiğnenmelidir. Rahat ve kolay sindirim için; sebze, meyve ve kuru baklagiller gibi posa içeriği yüksek besinlere öğünlerde daha çok yer verilmelidir. Ayrıca günlük su tüketiminin diğer içecekler ile (kahve, çay, meyve suyu vb.) dengeli olması gerekmektedir.
Hava sıcak olduğu için ağır tatlardan kaçının
Bayramların değişmez ritüelleri olan ikramlıklar, ev halkı için de olsa, mutlaka hazırlanacaktır. Fakat Ramazan ayındaki oruç dönemi, bayramda fazla tüketilen her besinin kilo artışı olarak geri döneceğine işaret etmektedir. Bu nedenle bayram tabaklarında mümkün olduğunca hafif yiyecekler yer almalıdır. Şeker içeriği yüksek tatlılar, hamur işleri ve şerbetli besinlerin yerine,sütlü tatlılar, taze ve kuru meyveler tercih edilmelidir. Ancak bu seçimleri yaparken dahi porsiyon kontrolü iyi yapılmalıdır. Aşırıya kaçılmamalı, küçük miktarlarda yenilmelidir. Çikolata ve tatlı tüketimini dengelemek, aynı zamanda kan şekerini de dengede tutmak demektir.
Normal beslenmeye geçişle birlikte artan metabolizma hızını iyi değerlendirin
Bu dönem özellikle Ramazan boyunca oruç tutan veya kilo verme sürecinde olan kişiler için bir fırsatken, aynı zamanda kilo alımı için de riskli bir dönemdir. Diyetlere tam uyum önemlidir.
Fiziksel aktivitelerin kısıtlı olduğu bu dönemde ev içerisinde daha hareketli olmalı, ev egzersizleri yapmalı ve beden yavaş yavaş yeni beslenme stiline alıştırılmalıdır.
Yorumlar