Şeker dendiğinde akla ilk olarak sofra şekeri ya da şekerlemelerin geldiğini belirten Sodexo Entegre Hizmet Yönetimi Sağlıklı Yaşam Yöneticisi Diyetisyen Sibel Mumcu, “Oysa doğadaki tüm besinlerin yapısında, farklı isimlendirilen şeker molekülleri vardır. En sık duyduğumuz ve meyvelerde bulunan fruktoz ile sütte yer alan laktoz da aslında şekerdir” dedi.
Diyetisyen Mumcu, şeker kullanımını sınırlandırmanın birçok hastalığı önleyeceğini belirtti.
Aşırı şeker alımının başta diyabet olmak üzere birçok hastalığın temel nedeni olarak dikkat çekiyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün en yaygın hastalık olarak değerlendirdiği ve “bulaşıcı olmayan salgın hastalıklar” arasında gösterdiği diyabet tüm dünyada 415 milyon yetişkinde görülüyor. Dünya Diyabet Günü kapsamında aşırı şeker kullanımı ile ilgili açıklamalar yapan Diyetisyen Sibel Mumcu, “Şeker tüketimini sınırlamak dendiğinde akla ilk gelen, gıdalara eklenen şeker olsa da meyve şekeri olan fruktoz ya da süt şekeri olan laktoz da aslında basit yapıdaki şekerlerdendir. Sofra şekeri, bal, reçel gibi gıdalardaki şekerler de yine hızlıca kana geçebilen basit şeker yapısındadırlar. Şeker tüketimi planlanırken bu gıdalar da dahil olmak üzere tüm besin çeşitleri düşünülerek hareket edilmelidir ” dedi.
Bilinçli şeker kullanımı hastalıkları önler
Dışarıdan şeker ilave edildiğinde besinlerin enerji yoğunluğunun arttığını anlatan Diyetisyen Mumcu, “Şeker ve ilave şeker içeriği yüksek olan reçel, marmelat, hamur ve süt tatlıları ile asitli ve gazlı içecekler, hazır meyve suları, şekerlemeler, dondurma, kek ve kurabiyeler, çikolata, bisküvi gibi sanayi ürünlerinin fazla miktarda yenilip, içilmesi, diş çürükleri, şişmanlık, diyabet, kalp-damar hastalıkları, katarakt gibi pek çok sağlık sorununun görülmesine neden olur” dedi.
Diyetisyen Mumcu, şeker alımını sınırlandırmanın birçok hastalığın önüne geçmeye yardımcı olacağını hatırlattı.
Şeker ve Diyabet
Diyabette beslenmenin bireyin vücut ağırlığı ve fiziksel aktivitesi dikkate alınarak ihtiyaca göre planlanması gerektiğini de anlatan Diyetisyen Mumcu, “Diyabette durum şekerin genel sağlığa olan olumsuz etkileri yanında daha farklıdır. Bu hastalardaki İnsülin hormonu yetersizliği kandaki şekerin kullanılmasına engel olur. Bu nedenle sadece basit ve ilave şeker kaynaklarını değiş tüm beslenme ve yaşam alışkanlıklarını gözden geçirmek gerekir. Birey kiloluysa uygun ağırlığa inmesini sağlayacak bir diyet programı düzenlemeli, genel olarak karbonhidrat, yağ, protein, vitamin ve mineral açısından dengeli ve yüksek posalı besinlerin tercih edildiği bir beslenme programı uygulamalıdır. Beslenmede glisemik indeksi düşük olan besinler seçilmeli, şeker ve şeker ilave edilen yiyecek ve içecekler (bal, pekmez, reçel, marmelat, tahin helvası, çikolata, hazır meyve suları, gazlı içecekler, meşrubatlar vb.), hamur işleri, börek, çörek, pasta, kek, kurabiye gibi yiyecekler ve cips, gofret, bisküvi gibi hazır gıdalar ve her türlü tatlılar beslenmeden çıkarılmalıdır” dedi.
Diyetisyen Mumcu genel olarak şeker kullanımını kontrol etmek için ipuçları da verdi:
- Enerji ihtiyacınızı karşılamak için yeterli ve dengeli beslenme modeli uygulayın. İhtiyacınıza uygun olarak tam tahıl ürünleri, kuru baklagiller, taze meyve ve sebzeler, az yağlı veya yağı azaltılmış süt, yağsız et gibi besinleri tercih edin.
- Tatlı isteğini karşılamak için taze sebze ve meyveleri tercih edin.
- Şekerli ve asitli içecekler yerine süt, ayran, taze meyve sularına yönelin.
- Çay, kahve ve bitkisel çayları da şeker ilave etmeden içmeye başlamanın, şeker kullanımını kontrol etmek için önemli bir adım olduğunu unutmayın.
Yorumlar