Geçirdiği rahatsızlık sonucu İstanbul'da yaşamını yitiren Alman Karl Raıner Schwarz'ın cenazesi, vasiyeti üzerine uzun yıllar önce tanışıp dostluk kurduğu arkadaşı Ağrılı Mehmet Sıddık Yıldırım'ın yanına defnedildi.
Ağrılı Mehmet Sıddık Yıldırım, 1960'lı yıllarda çalışmak için gittiği Almanya'da, çeşitli şirketlerde yöneticilik yapan Schwarz ile tanışarak birlikte iş yapmaya başladı.
Büyük dostluk kurduğu Yıldırım aracılığıyla İslamiyet'i seçerek Müslüman olan ve ismini "Ali" olarak değiştiren Schwarz, bir dönem Ağrı'ya da gelerek yakın arkadaşının yaşadığı köyü de görme fırsatı buldu.
İki yıl önce yakın dostu Sıddık'ın hayatını kaybetmesi üzerine büyük üzüntü yaşayan Schwarz, öldüğünde cenazesinin çok sevdiği arkadaşının yanına defnedilmesi vasiyetinde bulundu.
"Yakın dostunun yanına defnedildi"
İstanbul'da geçirdiği rahatsızlık sonucu hayatını kaybeden Schwarz'ın cenazesi, vasiyeti üzerine Yıldırım ailesi tarafından hastaneden alınarak Ağrı'nın Murathan köyündeki mezarlıkta bulunan yakın dostunun yanına defnedildi.
Sıddık Yıldırım'ın kardeşi emekli Almanca öğretmeni Mustafa Yıldırım, AA muhabirine, Müslüman olduktan sonra "Ali" ismini alan Schwarz'ın yıllarca ihtiyaç sahiplerine maddi yardımda bulunduğunu söyledi.
Merhum ağabeyi aracılığıyla Schwarz ile çok iyi arkadaşlık kurduğunu anlatan Yıldırım, şöyle konuştu:
"Nerede bir fakir görse maddi destek vermek için yola koyulurdu. Almanya'dayken Müslüman olmuştu ama namaz kılmıyordu. İslamiyet ile ilgili sorduğu soruların cevabını aldıktan sonra bana 'ben Almanya'ya gitmek istiyorum. Şimdiye kadar sözde Ali'ydim. Şimdiyse hem sözde hem özde hem de kayıtlarda Ali olmak istiyorum. Kafamı kurcalayan ve kalbimi tatmin etmeyecek hiçbir sorum kalmadı' dedi ve sonra Almanya'ya giderek ismini Ali olarak değiştirdi."
Annesinin Schwarz'ı da oğlu gibi gördüğünü ve kendilerinden ayırmadığını vurgulayan Yıldırım, "Pandemiden 2 ay önce bana 'lütfen ben öldükten sonra beni Murathan köyünde defnedin' dedi. Ben de inşallah dedim. Benden bunun için söz aldı. Ameller niyetlere göredir. Yüce Allah'ta buraya defnedilmesini nasip etti. Ağabeyimle arası çok iyiydi ve vefatını duyunca ağladı. Birbirlerini çok seviyorlardı. Köye geldiğinde 'Mehmet benim ağabeyimdir hem Almanya'da hem de Türkiye'de çok iyiliğini gördüm' diyordu." ifadelerini kullandı.
Yorumlar