Dünya genelinde ‘Korona Virüsü’ nedeniyle kapatmaların başlamasının üzerinden tam bir yıl geçti. İnsanlık ancak filmlerde görebileceğiniz türden bir kaosun içine sürüklendi. Uçuşlar iptal edildi, ulaşım durdu, ülkelerin, şehirlerin sınırları kapatıldı. İnsanlar ölüm korkusu ile evlere kapandı. Virüsün rüzgârı karşısında, iskambil kâğıtlarından yapılmış evler misali, tüm ülkeler bir bir yıkıldı. Ülkeler, şehirler, sokaklar boşaldı ve sosyal medya ya boşalmış meydanların görüntüleri yansıdı… Hollywood filmlerindeki ‘uzaylı istilası’ gibi artık insanlık topyekûn görünmeyen bir düşmanla savaşıyordu!
İnsanlık histeri krizi içinde ekranlara kitlenmiş ölüm sayısındaki artış haberlerini izlerken ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Amerikan donanması pilotları tarafından çekilen üç UFO (Tanımlanamayan Uçan Nesne) videosunu yayınladı. Tarihler 28 Nisan 2020’yi gösteriyordu… Hızla artan korona vakalarının yanı sıra, Pentagon’un yayınladığı UFO görüntülerinin toz dumanı dağılmadan Aralık 2020’de üst düzey bir yetkiliden insanları şaşırtan bir açıklama geldi. İsrail eski Uzay Güvenlik Şefi Prof. Haim Eshed, “Uzaylılar var, ama insanlık buna hazır değil!” diyordu. 1981-2010 yılları arasında 30 yıla yakın süre İsrail'in uzay güvenlik programını yürütmüş ve üç kez İsrail Güvenlik Ödülü'ne layık görülmüş Prof. Eshed Yediot Aharonot gazetesine verdiği mülakatta şunları söylüyordu: "Trump uzaylıların varlığıyla ilgili gerçekleri gün yüzüne çıkarmanın eşiğindeydi ama Galaktik Federasyon'daki uzaylılar 'Bekle, önce insanların sakinleşmesine fırsat ver' dedi. Onlar toplu histeri başlatmak istemiyor. İlk olarak bizim aklıselim ve anlayışlı olmamızı istiyor." Prof. Eshed ‘Galaktik Federasyon’un İsrail ve Amerika Birleşik Devletleri ile yıllardır işbirliği halinde olduğunu ancak insanlık hazır olana kadar histerinin önlenmesi amacıyla bu bilgiyi gizli tuttuklarını sözlerine ekliyordu.
Bu alanda açıklamalar yapan tek üst düzey yetkili tabi ki sadece Prof. Eshed değildi. Kanada eski Savunma Bakanı Paul Hellyer, 2014 yılında verdiği röportajda 4 tür uzaylının Dünya'ya geldiğini ancak onları vurduklarını söyledi. Hellyer, uzaylıların temasını örtbas etmek için trilyonlarca dolar harcandığını da savundu. ‘Tünelin Sonundaki Işık’ (The Light At The End Of The Tunnel) kitabının yazarı ve aynı zamanda da bir mühendis olan Hellyer,uzaylılarla ilgili nihai sorusunun cevabının zaten bilindiğini ancak söylenmediğini dile getirdi ve ekledi: “Bizden onlarca ışık yılı ilerideler ve onlardan çok fazla şey öğrendik. LED ışıklar, mikroçipler, kurşungeçirmez yelekler ve çok daha fazlası uzaylıların yardımı ile hayatımıza girdi. Farklı ırkların farklı gelecek planları var ve tüm uzaylı ırklarını tek bir tür olarak ele alamayız. Birçok uzaylı ırkı gezegenimize karşı iyi niyetle yaklaşırken bazı raporlar küçük bir kısmının daha bencilce amaçları olabileceği yönünde.”
Tüm bu üst düzey açıklamaları okuyup yapbozun parçalarını birleştirdiğinizde insan sormadan edemiyor: “İnsanlık çiplenmeye çalışılırken, işlemekte olan planın kendisi çok daha büyük galaktik bir ajandanın parçası olabilir mi? Eğer öyleyse bu ajandaya yeryüzünde kimler önderlik ediyor? Plana sadık kalınması koşuluyla teknoloji transferi kimlere veya kime, hangi amaçla yapıldı?” Bu soruların cevaplarını benim vermemi beklemiyorsunuz sanırım? Televizyonları izleyip gelişmeleri takip eden ortalama bir insan için cevapların yeterince açık olduğunu düşünüyorum. Siz ne dersiniz? Fakat gelin biz yine de yaşanmakta olan sürecin işaretlerini Hollywood filmlerinde arayalım.
Onlar Matrix filmi ile dijital diktatörlüğün nerelere varabileceğini daha 1999 yılında beyazperdeye taşıdılar. Ve yine onlar 2015’te yayınlanan sözüm ona çok ta beğenilmeyen(!) filmleri ‘Jüpiter Yükseliyor’ ile galaktik oyunun ne olduğunu kendilerince insanlığa anlatmaya çalıştılar. Onlar Wachowski Kardeşler… Başrollerinde Channing Tatum ve Mila Kunis’in rol aldığı film Wachowski Kardeşlerin kozmik boyutta yaşanan iyi ile kötünün savaşının beyazperdeye yaraşır bir anlatımı. Öyle bir evren düşünün ki insanoğlu besin zincirinin en alt basamağında. Kahramanımız ise kim olduğundan habersiz hizmetçilik yapan sıradan genç bir kadın olan Jupiter Jones. Ve bir gün hayatı Reptilian (Yılansı) ve Griler olarak bilinen uzaylıların aniden ortaya çıkıp onu kaçırmaya çalışmasıyla değişir. Çünkü uzayda Abrasax adı verilen bir hanedanın güç mücadelesinde onun çok önemli bir rolü vardır. Bu hanedan Galaktik Konsey’in en üst basamağında yer almaktadır ve dünya gezegenini hasat etmek istemektedir!
Hint mitlerinde ‘Asuralar ve Devalar’, Sümer mitlerinde “Annunakiler olarak bilinen Enki ve Enlil’ ve Yunan mitolojisinde ‘Titanlar ve Olimposlular’arasındaki savaşın günümüzdeki yansımasıdır aslında yaşananlar… Pardon yanlış söyledim filmde yaşananlar… Neyse işte, siz anladınız değerli okurlar!
Arda EŞBERK - www.salom.com.tr (yazarın diğer yazılarına bu linkten ulaşabilirsiniz)
Yorumlar